Yeni bir rapora göre, daha güçlü bir işbirliği acil emisyon azaltımının yanı sıra daha hızlı ve ucuz bir dönüşüm sağlayabilir ve istihdamı artırabilir.
İlk yıllık Atılım Gündemi Raporu, küresel ekonominin üçte ikisini temsil eden hükümetlerin, tarihi temiz teknoloji taahhüdünü yerine getirmek için gereken eylemlere ilişkin bir ilerleme raporu sunuyor. 45 dünya lideri tarafından talep edilen ve taahhüt olarak bilinen Atılım Gündemi, enerji, karayolu taşımacılığı, çelik, hidrojen ve tarım olmak üzere beş kilit sektörde yayılımı artırmak ve maliyetleri düşürmek için ülkelerin eylemlerini uyumlu hale getirmeyi ve yatırımları koordine etmeyi amaçlıyor.
Bu sektörler birlikte, küresel seragazı emisyonlarının yaklaşık %60’ını oluşturuyor ve Paris Anlaşması hedefleri doğrultusunda küresel ısınmanın en fazla 1,5 derece ile sınırlandırılmasına önemli katkı sağlayacak bir doğrultuda, 2030 yılına kadar ihtiyaç duyulan emisyon azaltımının büyük bir kısmını sağlayabilir.
Rapor, son yıllarda pratikte uluslararası iş birliğinde bir artış olduğunu ve ihtiyaç duyulan teknolojilerin uygulanmasında ilerleme kaydedildiğini belirtiyor:
- 2021’de elektrikli araç satışlarının bir önceki yıla göre iki katına çıkarak 6,6 milyon ile yeni bir rekor kırdı.
- 2022’de küresel yenilenebilir enerji kapasitesinde %8’lik bir artış öngörülüyor; 300 GW sınırı ilk kez aşılıyor ve bu yaklaşık 225 milyon eve enerji sağlamaya eşdeğer.
- 2021’de eklenen yeni yenilenebilir kapasiteye dayalı olarak 2022’de en az 55 milyar dolar tutarında küresel elektrik üretim maliyeti düşüşü öngörülüyor.
Bununla birlikte rapor, dünyanın iklim taahhütlerini yerine getirme yolunda ilerleyebilmesi için çok daha fazla uluslararası iş birliğine ihtiyaç duyulduğu konusunda da uyarıda bulunuyor.
“Başta gelişmekte olan ülkeler olmak üzere dünya ekonomisi genelinde yıkıcı sonuçları olan ilk gerçek küresel enerji krizinin ortasındayız. Ancak temiz ve sürdürülebilir enerjiye geçişi hızlandırarak kalıcı enerji güvenliğine ulaşabiliriz” diyen IEA İcra Direktörü Fatih Birol sözlerini şöyle sürdürdü: “Uluslararası işbirliği sayesinde, daha hızlı inovasyon, daha büyük ölçek ekonomileri, yatırım için daha büyük teşvikler, eşit oyun alanları ve toplumun tüm kesimlerinde paylaşılan faydalar sayesinde dönüşümü herkes için daha hızlı, daha ucuz ve daha kolay hale getirebiliriz. Bu iş birliği olmadan net sıfır emisyona geçiş çok daha zor olacak ve on yıllarca gecikebilecektir.”
“Enerji ve iklim krizi, büyük ölçüde 20. yüzyıl yakıtlarına dayanan bir sistemin zayıflıklarını ve kırılganlıklarını ortaya çıkardı. Radikal ve acil önlemler alınmadığı takdirde 1,5 derecelik yolda kalma şansımız ortadan kalkacaktır” diyen IRENA Genel Direktörü Francesco La Camera sözlerini şöyle sürdürdü: “Atılım Gündemi ve ortak raporumuz, COP27 öncesinde daha fazla uluslararası iş birliğinin iddialı hedefleri artırabileceği ve ilerlemeyi hızlandırabileceği yönünde güçlü bir sinyal gönderiyor. Yenilenebilir enerjilere geçişi ilerletmek, sahadaki insanlara uygun fiyatlı enerji, istihdam, ekonomik büyüme ve daha temiz bir çevre sağlamak için stratejik bir seçimdir.”
Rapor, 21-23 Eylül 2022 tarihleri arasında Pittsburgh, ABD’de düzenlenecek olan Küresel Temiz Enerji Eylem Forumu ve 13. Temiz Enerji Bakanlar Toplantısı’nda liderlerin tartışması için 25 öneri ortaya koyuyor. Bunlar arasında şunlar yer alıyor:
- Çözüm yelpazesini genişletmek ve değişken yenilenebilir enerji kaynaklarının payını artırmak için esnek düşük karbonlu güç sistemlerinin ortaya konması ve test edilmesi.
- Düşük karbonlu enerji ticaretini artırmak, emisyonları azaltmak, enerji güvenliğini iyileştirmek ve sistem esnekliğini geliştirmek için bu on yıl içinde yeni sınır ötesi süper şebekelerin oluşturulması.
- Kömür üreten ülkelerin geçiş sürecine yardımcı olmak üzere finansman ve teknik yardımı kanalize edecek yeni uluslararası uzmanlık merkezlerinin kurulması.
- Tüm yeni karayolu taşıtlarının net sıfır olacağı ortak bir tanım ve hedef tarih üzerinde anlaşmaya varılması; otomobil ve kamyonetler için 2035, ağır vasıtalar için 2040’ların hedeflenmesi.
- Gelişmekte olan ülkeler için öncelikli yardım da dahil olmak üzere şarj istasyonu altyapısına yatırımı harekete geçirmek ve yatırımı teşvik etmek ve küresel olarak benimsemeyi hızlandırmak için uluslararası şarj standartlarının uyumlaştırılması.
- Pillerin geri dönüştürülebilirliğini artırmaya yönelik standartlar ve kobalt ve lityum gibi değerli metallere bağımlılığı azaltmak için pillere yönelik alternatif kimyalara yönelik araştırmaların hızlandırılması.
- Hükümet politikaları ve özel sektör satın alma taahhütlerinin küresel ticareti mümkün kılacak standartların yanı sıra düşük karbonlu ve yenilenebilir hidrojen talebini ve dağıtımını teşvik etmesi.
- Sıfıra yakın emisyonlu çelik satın almaya yönelik kamu ve özel sektör taahhütleri ve çelik üreten ülkeler arasındaki oyun alanını eşitlemeye yönelik adımların atılması.
- Hayvancılık ve gübreden kaynaklanan emisyonları azaltabilecek, alternatif proteinlerin bulunabilirliğini artırabilecek ve iklime dirençli mahsullerin gelişimini hızlandırabilecek tarım teknolojileri ve çiftçilik uygulamaları için yatırımların yapılması.
- Tarımın bağlı olduğu doğal kaynakların durumunun izlenmesi ve raporlanması için toprak sağlığı, toprak karbon içeriği ve polinatör sağlığını kapsayan uluslararası standartların sağlanması.
Rapor, acil emisyon azaltımı sağlamanın yanı sıra, daha güçlü bir iş birliğinin hem daha hızlı hem de daha ucuz bir dönüşüm sağlayacağını ve istihdam artışını artıracağını vurguluyor. IEA’nın araştırması, uluslararası iş birliği olmadan net sıfır küresel emisyona geçişin onlarca yıl gecikebileceğini gösteriyor. Raporda atıfta bulunulan yeni bir araştırma ise bazı teknoloji maliyetlerinin 2030 yılına kadar %18’e varan oranlarda düşebileceğini gösteriyor. Raporda atıfta bulunulan IRENA tahminlerine göre, küresel sıcaklık artışını 1,5 derece ile sınırlandırmaya yönelik bir enerji dönüşümü, 2030 yılına kadar 2019 yılına kıyasla 85 milyona yakın ek istihdam yaratarak 12 milyonluk iş kaybını fazlasıyla telafi edebilir.
COP26’da BM İklim Eylemi Üst Düzey Şampiyonu Nigel Topping, “Sıfıra Doğru Yarış (Race to Zero) ve Dayanıklılık Yarışı (Race to Resilience) yürüten binlerce hükümet dışı aktörle birlikte ülkeler, ekonominin emisyon yayan her sektöründe uygun fiyatlı sıfır emisyon çözümlerine geçişi ilerletmek için daha güçlü bir şekilde iş birliği yapmalıdır. Bu, kalkınma için olduğu kadar tehlikeli iklim değişikliğinin önlenmesi için de elzemdir. COP27’de, temiz teknolojileri uygun fiyatlı ve dünya genelinde ihtiyaç duyan herkes için erişilebilir kılan kolektif eyleme yönelik Atılım Gündemi taahhüdünün uygulanması için net adımlar atılmalıdır” dedi.