;
Bilim Ekonomi

IPCC Özel Raporu: Sürdürülebilir Enerjiye Her Yıl 2,4 Trilyon Dolarlık Yatırım Gerekiyor

1 derecelik küresel ısınma sonuçlarını aşırı hava olayları, deniz seviyelerindeki yükselmeler, bitki ve hayvan türlerinin yok oluşu olarak gösteriyor. Aynı şekilde devam ettiği sürece gezegenimiz yaşanamaz bir hale gelecek. IPCC’nin son raporu, kömürden enerji üretimini 2040’a kadar %6 oranına düşürmemiz, 2050 yılında ise kömürü piyasadan tamamen kaldırmamız gerektiğini vurguluyor. Dolayısıyla 2035 yılına kadar sürdürülebilir enerjiye her yıl 2,4 trilyon dolarlık yatırım yapılması bir ihtiyaç haline geliyor.

Haber: Gülce Demirer

Bilim insanları, küresel anlamda 2035 yılına kadar sürdürülebilir enerjiye her yıl 2,4 trilyon dolarlık yatırım yapmamız ve 2050 yılına kadar kömür enerjisinden vazgeçmemiz gerektiğin söylüyorlar. Geçtiğimiz pazartesi günü (08.10.2018) yayımlanan rapor, karar vericiler ve işletmelerin küresel iklim krizini durdurmak adına adım atmaları için baskı oluşturuyor. Atmosfer, Sanayi Devrimi’nden bu yana neredeyse 1 derece ısındı ve bu şekilde devam ederse 2100’e kadar 3 derece ısınması bekleniyor. Bu rakam, neredeyse 200 ülkenin onayladığı 2015 Paris İklim Anlaşması kapsamında hedeflenenin iki katı.

Binlerce araştırmacıyı ve bilimsel yayınları bir araya getiren Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) Eş BaşkanıPanmao Zhai “Halihazırda 1 derecelik ısınmanın sonuçlarını aşırı hava olayları, yükselen deniz seviyeleri ve Kuzey Kutbu’ndaki buz seviyelerinin azalması olarak görüyoruz” diyor.

1,5 derecelik bir yükselişin bile deniz seviyelerindeki metrelerce yükseliş, bitki ve hayvanların kitlesel yok oluşu gibi devasa sonuçları olabilir. Bu sıcaklık artışıyla incelenen 105 bin tür arasında, böceklerin %6’sı, bitkilerin %8’i ve omurgalıların %4’ü yaşam alanlarının yarısını kaybediyor. Bu oranlar 2 derece artışla iki katına çıkabilir.

2015 yılındaki Paris görüşmelerinde delegeler IPCC’ye küresel ısınmayı önceden belirlenmiş olan 2 dereceye göre daha iddialı bir hedef olan 1,5 derece ile sınırlandırmak için ne yapılması gerektiğini sordu. Bilim insanları, karbondioksit emisyonlarının 2030 yılına kadar, 2010 yılına oranla %45 oranında azaltılması ve 2050 yılında sıfırlanması gerektiğini vurguladılar. Bunun da özellikle enerji endüstrisinde “toplumun her alanında görülmemiş değişiklikler” gerektireceği ifade ediliyor. Rapor bu değişikliklerin zor ve maliyetli olacağını ancak imkansız olmadığını kabul ediyor.

IPCC raporunda “Bu sistem geçişleri ölçek bakımından eşi görülmemiş olmakla birlikte tüm sektörlerde derin emisyon azaltımlarına işaret etmektedir” deniyor. Raporun verilerine göre ısınmanın 1,5 dereceyle sınırlandırılması, 2015 yılına kıyasla 2050 yılına kadar düşük karbonlu enerji teknolojilerindeki ortalama yıllık yatırımlarda kabaca beş kat artış gerektiriyor.

IPCC’nin önerileri, Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) belirlediği en iddialı senaryodan bile daha iddialı. Paris merkezli kurum, 2040 itibarıyla kömürün enerji üretim piyasasında %6, doğalgazın da %16’lık payı muhafaza etmesinin 2 derecelik ısınmayla uyumlu olacağını öngörüyor.

IPCC Başkanı Hoesung Lee “Bilimsel bilgileri değerlendiriyor ve sonrasında ilgili tarafların yanı sıra üye devletlerimize politika ile ilgili mesajlar veriyoruz” diyor ve “Bir çözüm kılavuzu oluşturuyoruz ancak her ülke kendine has kısıtlamaları ve fırsatları göz önünde bulundurarak bu kılavuzu kullanabilir. Biz bilimsel bilgiyi sağlıyoruz, karar onlara kalmış” diye devam ediyor.

Kömürden Uzaklaşma Hızlanmalı

Yeşil enerjiyi destekleyen kuruluşlar ve yatırımcılar raporun, dünyanın en kirletici fosil yakıtı olan kömürden uzaklaşmayı hızlandırması gerektiğini açıkça belirtiyorlar. Norveç’in Storebrand Asset Management kuruluşunun başkan yardımcısı Erik Saugestad kömür endüstrisinin istikrarlı iklim koşullarında yeri olmadığını vurgulayarak ekliyor: “Diğer yatırımcıları kömüre bulanmış şirketlerle anlamsız ilişkilerine son vermeye çağırmak bizim vazifemizdir”.

Dünya Kömür Birliği, IEA’nın ve diğer tahmincilerin yakıtın öngörülebilir gelecekte enerji sisteminin önemli bir parçası olarak kalmasını beklediğini belirtiyor. Bu beklenti, karbon yakalama projelerini genişletmek için önemliyken; gazı bacalardan çekip yeraltına kalıcı olarak depolamayı hedefliyor.

Raporun taslağını gözden geçiren Dünya Kömür Birliği geçici CEO’su Katie Warrick ise “1,5 derece senaryosunu karşılamaya yönelik güvenilir bir yol, yakıttan ziyade emisyonlara odaklanmalıdır” diyor.

IPCC raporu, küresel ısınma ile ilgili alarm zillerini çalıyor. Rapor, Paris Anlaşması uyarınca yapılan şu an ki emisyon azaltım taahhütlerine bağlı olarak 2030’dan 2052’ye kadar sıcaklıkların 1,5 derece daha yükseleceğini ortaya koyuyor. Bu büyüklükteki bir artış, yüzyılın sonuna kadar deniz seviyesini 77 santimetreye kadar yükseltebilecekken, 2 derecelik bir artış bu rakama 10 santimetre daha eklenmesi anlamına geliyor.