;
Ekonomi Politika

Almanya, Danimarka, Hollanda ve Belçika 135 Milyar Euroluk Deniz Üstü Rüzgar Anlaşması İmzaladı

Ülkeler, 2030 yılına kadar en az 65 GW, 2050 yılına kadar ise 150 GW enerji üretimi hedefliyorlar.

Kuzey Denizi ülkelerinin liderleri, deniz üstü rüzgar gelişimi ve yeşil hidrojen konusunda işbirliği anlaşması imzalamak için Danimarka’nın Esbjerg kasabasında bir araya geldi. Ülkeler, ortak bir bildiride “Avrupa’nın Yeşil Elektrik Santralı” olma niyetlerini belirttiler.

Kuzey Denizi’nin güvenilir rüzgarları, sığ suları ve büyük elektrik tüketicileri olan sanayi merkezlerine yakınlığı, bölgeyi açık deniz rüzgar çiftliklerinin kurulumu için mükemmel bir seçim haline getiriyor.

Almanya’nın Şansölye Yardımcısı Robert Habeck, “Enerji bakanlarının bugünkü anlaşması, sınır ötesi işbirliğinde önemli bir kilometre taşıdır. Ortaklarımızla birlikte, Kuzey Denizi bölgesindeki deniz üstü rüzgar enerjisini daha hızlı ve daha verimli bir şekilde genişletebilir ve yeşil hidrojen için yeni potansiyelden yararlanabiliriz. Bunun gaz ithalatına olan bağımlılığımızı daha da azaltacağını da düşünebiliriz” dedi.

Anlaşma, bölgedeki deniz üstü rüzgar enerjisi kapasitesinde 10 kat artış hedefliyor ve özel sektörden toplam yatırımın 135 milyar euroya ulaşması bekleniyor.

Kuzey Deniz’nde bir nakliye merkezi olan Hamburg’un eski belediye başkanı olan Alman Şansölyesi Olaf Scholz, “Rüzgarı ve Kuzey Denizi’ni kullanmak bizim ülkelerimizde uzun bir geleneğe sahip. Deniz üstü rüzgarı enerjisi giderek daha ucuz hale geliyor” dedi.

Bu projeleri kamu desteği olmadan inşa edebilme fikri, politikacıları cezbediyor. Hollanda Başbakanı Mark Rutte, “Bu rüzgar çiftliklerinden bazılarının artık kamu parası olmadan geliştiriliyor olmasından çok mutluyum” diye konuştu.

Danimarka’nın Aalborg Üniversitesi’nde yenilenebilir enerji araştırmacısı olan Brian Vad Mathiesen ise anlaşma ile 200 milyondan fazla haneye elektrik sağlanacağını belirtti.

Aynı zamanda dört ülke, bölgedeki ilgili altyapıyı genişletme planlarıyla yenilenebilir elektrikten “yeşil” hidrojen üretiminde işbirliğini yoğunlaştırmak istiyor.

Nadir bulunan birinci sınıf bir emtia olan yeşil hidrojen, karbonsuz çelik üretmek isteyen çelik üreticileri tarafından oldukça rağbet görüyor. Habeck’in ekonomi ve iklim bakanlığı yaptığı açıklamada, “Endüstride yeşil hidrojen talebinde gerçek bir patlama var” dedi.

Politikacılar, Kuzey Denizi rüzgar çiftliklerinin yeterli hidrojen tedarikinde önemli bir rol oynaması gerektiğini söylüyor.

Enerjiden Sorumlu Komisyon Üyesi Kadri Simson ve Danimarka Enerji Bakanı Dan Jørgensen, EURACTIV için kaleme aldıkları bir makalede, “Kuzey Denizi’nin bol miktardaki deniz üstü rüzgar kaynaklarını hasat ederek hidrojen ekonomisinin önünü de açabiliriz. Sıkça görüldüğü üzere deniz üstü rüzgar enerjisi ihtiyaç duyulandan daha fazla elektrik üretiyor” demişlerdi.