;
Bilim Ekonomi Politika

Yeni Çalışma: Türkiye’de Enerji Politikalarına Duyarlılık Artıyor

Kadir Has Üniversitesi Enerji ve Sürdürülebilir Kalkınma Uygulama ve Araştırma Merkezi (CESD) tarafından bu yıl dördüncüsü gerçekleştirilen “Türkiye Toplumunun Enerji Tercihleri Araştırması”nın sonuçları enerji ve ekonomi politikalarına duyarlılığın arttığını ortaya koydu.

Kadir Has Üniversitesi Enerji ve Sürdürülebilir Kalkınma Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin (CESD) gerçekleştirdiği “Türkiye Toplumunun Enerji Tercihleri Araştırması”nın sonuçları, Üniversite Rektörü Prof. Dr. Sondan Durukanoğlu Feyiz, Proje Koordinatörü ve CESD Müdürü Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger ile proje çalışanları Prof. Dr. Çiğdem Kentmen Çin, Prof. Dr. Meltem Ucal, Doç. Dr. Gökhan Kirkil ve Dr. Öğr. Görev. Emre Çelebi’nin yer aldığı basın toplantısı ile paylaşıldı.

Bu yıl dördüncüsü gerçekleşen “Türkiye Toplumunun Enerji Tercihleri Anketi” 16 kent merkezinde ikamet eden 18 yaş ve üzeri 1215 kişi ile yüz yüze yapıldı.

Enerji Pahalılığı ve Ekonomik Sorunlar 2019’a damga vurdu

Anket kapsamında “Türkiye’nin en önemli sorunu nedir?” sorusuna verilen yanıtlardan ilk sıradaki ‘ekonomi’ cevabı 2016-2019 aralığında sürekli artarak %16’dan yüzde 33’e, ikinci sıradaki ‘demokrasi’ %7’den yüzde 16’ya, dördüncü sıradaki ‘çevre’ %3’ten %10’a çıktı. Geçmiş anketlerde en önemli sorunlar arasında görülen ‘eğitim’ %27’den %14’e düşerken, 2016’da %22 ile ikinci sırada olan ‘iç güvenlik’ 2019’da %4 ile sekizinci sırada yer aldı.

Ekonomik sorunlar Türkiye’de olduğu gibi dünyada da 2019’a damgasını vurdu. “Dünyadaki en önemli sorunlar”a ‘çatışma ve savaşlar’ diyenlerin oranı 2017-2019 arasında %63’ten %21’e düşerken, ikinci sıradaki ‘ekonomi’ %6’dan, %19’a kadar çıktı. Üçüncü sıradaki ‘sağlık’ %2’den %12’ye çıkarken, dördüncü sıradaki ‘eğitim’ ise %5’ten %11’eyükseldi.

Öte yandan, “Türkiye enerji sisteminin en önemli sorunu nedir” sorusuna verilen yanıtlarda ise ‘pahalılık’ yine ilk sırayı alırken, 2016-2018 arasında %31’den %42’ye çıkan oran 2019’da %37 olarak gerçekleşti. Çevre sorunlarına yönelik toplumsal endişe de sürekli artarak %22 oranıyla 2019’da ikinci sırada yer aldı. 2016’da katılımcıların %39’unun enerjide en önemli sorun olarak gördüğü ‘ithal enerjiye bağımlılık’ ise sürekli azalarak 2019’da %8’e kadar düştü.

“Enerji tüketiminde aşağıdakilerden hangisi önemlidir?” sorusuna verilen yanıtlarda ‘ucuz olması’ cevabı 2016-2019 yılları arası sırasıyla %42, 39, 44 ve 41 oranlarıyla en çok verilen yanıt olma özelliğini korudu.

Enerji Harcamalarında Ciddi Oranda Artışlar Yaşanıyor

Anket sonucuna göre, 2016-2019 döneminde enerji tüketiminde ‘ısınma’ katılımcıların %65, 66, 74 ve 69’u tarafından seçilerek ilk sırada yer alırken, %22, 28, 22 ve 25 ile ‘aydınlatma ve ev aletleri’ ikinci sırada yer aldı. Isınma için tercih edilen enerji kaynağı geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi bu yıl da ‘doğalgaz’ oldu. 2016-2019 arasında katılımcıların %54, 52, 54 ve 55’i ısınma için doğalgazı tercih etti. İkinci sırada gelen ‘kömür’ aynı yıllarda %25’ten yüzde 18’e düşerken, üçüncü sırayı ‘odun’, dördüncü sırayı ise ‘elektrik’ aldı.

Anket sonucuna göre, en fazla ‘ısınma’ya para harcayanların gelir gruplarına göre dağılımında, gelir düzeyinin artmasıyla ‘odun’ kullanımının azaldığı, ‘doğalgaz’ kullanımının arttığı görüldü. Evde en fazla tüketilen enerji kaynağı için yapılan aylık harcama, 50 TL ve altı için %2’den %1’e, 51-100 TL için %20’den %5’e, 101-150 TL için %30’dan %16’ya düşerken; 151-200 TL için %18’den %20’ye, 201 TL ve üstü için de %29’dan %57’ye yükseldi.

Aynı kategoride, arabalarda tüketilen yakıt cinsinde belirgin bir değişim gözlenmedi. 2016-2019 arasında arabası olmayanların oranı %59’dan %53’e düşerken, arabası olanlar tarafından kullanılan yakıtlarda dizel %17’den %21’e çıktı; ‘otogaz’ %12, 13, 10, 13 ‘benzin’ ise %12, 9, 11, 12 olarak gerçekleşti. Elektrikli ve hibrid arabalar ise 2016-2018 yılları arasında %1’in altında iken, 2019 yılında %13’e çıktı.

“Evinizde toplam enerji tüketimi için aylık ne kadar harcıyorsunuz?” sorusuna 2017-2019 arasında verilen 401-450 TL cevabı %5’ten %8’e, 451-500 TL cevabı %3’ten %7’ye, 501 TL ve fazlası cevabı da %7’den %17’ye yükseldi.

Anket katılımcıları elektrik ve doğalgaz fiyatlarını son dört yıldır yüksek buldu. “Elektrik fiyatlarını nasıl buluyorsunuz?” sorusuna ‘yüksek’ cevabı verenlerin oranları 2016-2019 arasında sırasıyla %86, 80, 90, 85 olurken, ‘normal’ bulanların oranı %13, 19, 8, 10 olarak gerçekleşti. Doğalgaz fiyatlarını yüksek bulanları oranları da %65, 56, 71, 67 oldu. 2019 yılında fiyatları yüksek bulanların oranlarının siyasi parti tercihleri incelendiğinde, elektrikte %yüzde 94, CHP %91, MHP %84, AK Parti %79, doğalgazda ise CHP %75, HDP %71, AK Parti %62, MHP ise %57 olarak gerçekleşti.

Öte yandan, “Geçtiğimiz bir yılda, gelirinizin yetersiz kalması nedeniyle toplam enerji tüketiminizde kısıntıya gittiğiniz oldu mu?” sorusuna 2018’e göre ‘çok büyük miktarda kıstık’ diyenlerin oranı %4’ten %12’ye, ‘ciddi oranda kıstık’ diyenlerin oranı ise %16’dan %22’ye çıktı.

İklim Değişikliğine ve Çevreye Duyarlılık Artıyor

“Dünya enerji sorunlarından hangisi en önemlidir?” sorusuna verilen yanıtlarda ilk üç sıralama değişmedi ancak ‘çevre ve insan sağlığı’ diyenlerin oranı 2017’den 2019’a %41’den %31’e düşerken, ‘enerji fiyatlarının yüksekliği/dalgalanması’ %16-20-18 olarak gerçekleşti. Üçüncü sıradaki ‘iklim değişikliği/küresel ısınma’ ise %12’den yüzde %16’ya çıktı.

“Küresel iklim değişikliğine inanıyor musunuz?” sorusuna ‘evet’ cevabı verenlerin oranı 2016’da %78, 2017’de %87, 2018’de %77, 2019’da ise % 86 oldu. “Küresel iklim değişikliğinin nedenleri hangisidir?” sorusuna verilen yanıtlardan insan kaynaklı nedenler %78, doğal nedenler ise %13 oldu. “Her birinin iklim değişikliğine ne derece etkisi vardır?” sorusuna verilen cevaplardan ‘sanayi’ %83, ‘ulaştırma’ %69, ‘elektrik ve ısı üretimi’ %64 ile ilk üç sırayı paylaştı.

‘Hangisinin küresel ısınmaya en fazla etkisi vardır?’ sorusuna verilen yanıtlarda ilk üç sırada 2017 ve 2018’de ‘sanayi’, ‘şehirleşme-binalar’ ve ‘elektrik ve ısı üretimi’ bulunurken sıralama 2019’da %51-15-13 ile ‘sanayi’, ‘ulaştırma’, ‘elektrik ve ısı üretimi’ olarak değişti.

Türkiye’de enerjiden kaynaklanan en önemli çevre sorunları geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi ‘hava kirliliği’, ‘insan sağlığı’ ve ‘iklim değişikliği’ olarak görülürken, ‘iklim değişikliği’ cevabı 2017 ve 2018’de %25 iken 2019’da %38’e çıktı.

Yenilenebilir Enerjiye Destek Devam Ediyor

Ankette yer alan ‘Yaşadığınız il sınırları içinde …. santralı kurulmasını ne derece desteklersiniz?’ sorusuna 2018 ve 2019 yıllarında verilen yanıtlarda farklı sonuçlar ortaya çıktığı gözlemlendi. 2016 ve 2017 yıllarında ‘doğalgaz’, ‘jeotermal’ ve ‘kömür’ ilk üç sırada yer alırken, 2018 ve 2019’daki sıralama ‘güneş’, ‘rüzgar’ ve ‘doğalgaz’ olarak değişti. 2016 ve 2017 yıllarında, en az desteklenen nükleer %27-20 ve hidroelektrik %27-22 iken 2018 ve 2019’da en az desteklenen kömür %19-16, nükleer ise %14-20 oldu.

‘Maliyetleri aynı ve kolaylıkla erişilebilir olsalardı, hangisini evdeki enerji ihtiyaçlarınızı karşılamak için kullanmayı tercih ederdiniz’ sorusuna verilen yanıtlardaki ilk üç seçenek dört yıldır değişmeden doğalgaz, güneş ve rüzgar oldu. Fakat dört yıl içerisinde karşılaştırma yapıldığı zaman, doğalgazda %63’ten %35’e düzenli bir azalış, rüzgarda ise %6’dan %18’e düzenli bir artış gözlendi.

Enerji Verimliliği Bilinci Artıyor Ama Bilgi Eksikliği Devam Ediyor

Anket katılımcılarının %57’si enerji verimliliğinin tanımını doğru yaparken, sürdürülebilirlik kavramını doğru bilenlerin oranı ise %37’de kaldı.

“Belirtilen enerji tasarrufu tüketici davranışlarından en çok hangisini uyguluyorsunuz?” sorusuna verilen yanıtlardan ‘kullanılmayan alanlarda aydınlatmayı kapatmak’ %28, ‘bulaşık, çamaşır ve ütüyü biriktirerek yapmak’ %16, ‘kullanılmayan alanlarda ısıyı kapatmak’ %15 oranlarıyla ilk üç sırada yer alırken, tüketicilerin %46’dan fazlasının belirtilen önlemleri uyguladıkları görüldü.

“Herhangi bir elektrikli alet/cihaz almaya karar verirken enerji etiketinde yazan bilgileri ne derece dikkate alırsınız?” sorusuna% 72 oranla ‘dikkate alırım’ cevabı verildi. Bunların %30’u ‘çoğunlukla dikkate alırım’ derken, %25’i ‘zaman zaman’, %17’si de ‘her zaman’ cevabını verdi. “Verimlilik tedbirlerini uygulamıyorsanız, bunun nedenleri nedir?” sorusuna ise %40’ı ‘yeterli bilginin olmaması’ yanıtını verdi.