;
Bilim Ekonomi

Taahhütlerine Rağmen Büyük Enerji Şirketleri BM Hedeflerinden Uzakta

Transition Pathway Initiative (TPI) tarafından yapılan çalışmaya göre Avrupa’nın en büyük petrol şirketleri yenilenebilir enerji taahhütlerine rağmen BM hedeflerinden hayli uzakta.

Büyük yatırımcıların yayımladığı bir rapora göre, Avrupa’nın en büyük petrol şirketleri, karbon emisyonlarında azaltım ve yenilenebilir enerjiye dönme planlarına rağmen, iklim değişikliğiyle mücadelede BM destekli hedeflerle henüz uyumlu değil.

59 büyük petrol, doğalgaz ve kömür şirketini kapsayan ve Transition Pathway Initiative (TPI) tarafından yapılan çalışma Glencore, Anglo American, Shell, Repsol, Total, Eni ve Equinor’un bulunduğu yedi Avrupalı şirketin, bazı hükümetlerin seragazı emisyonlarını azaltmaya yönelik yaptığı uzun vadeli taahhütlerine uyum sağlamak için planlar yaptığını söyledi.

Ancak Çarşamba günü yayımlanan raporda, bu planların ısınmayı 3,2 derecede sınırlandırabileceği ve “tehlikeli iklim değişikliğini önlemek için genel olarak yetersiz olduğu” belirtildi.

Karbon emisyonlarını net sıfıra düşürerek, Paris Anlaşması’nın hedeflerine ulaşabilecek bir şirket yok.

Avrupa petrol şirketlerinin emisyon stratejileri kapsam, hız ve hesaplama yöntemlerine göre değişiklik gösteriyor.

Bazı şirketler ise, Reuters’a yaptığı açıklamalarda, TPI’nın hesaplama yöntemine katılmadıklarını söyledi.

TPI üyesi olan Aberdeen Standard Investments’ta ESG Investment’ın yönetim direktörü Bill Hartnett, “Bazı petrol ve doğalgaz şirketlerinin bu temel değişiklikleri görmesinden ve yanıt vermeye çalışmasından çok mutluyuz” dedi.

Hartnett, “Bazı şirketler şimdiye kadar diğerlerinden daha büyük açıklamalar yapmış olabilir ancak önemli olan gidişatın yönüdür. Henüz hiçbiri net sıfır yolunda değil” diye konuştu.

Rapora göre, yenilenebilir enerji işini önümüzdeki 10 yılın sonunda 20 kat büyütmeyi planlayan BP ise hükümetlerin taahhüt düzeyini karşılamayan Avrupalı ​​şirketler arasında en az uyumlu olan şirket.

BP, yanıt olarak, TPI’nın karbon yoğunluğuna odaklanma şekline katılmadığını, ki bunun tek başına “Paris hedeflerine doğru güvenilir bir ilerleme ölçüsü” olmadığını söyledi.