;
Afetler Bilim

Maha Kasırgasının İklim Değişikliği ve Hava Kirliliğiyle İlişkisi

Maha kasırgasının bugün, (6 Kasım) saatte 100 ila 110 kilometre hız ile Hindistan’ın batısında yer alan Gujarat kıyılarından geçeceği söyleniyor. Bilim insanları kasırgaların, hava kirliliği ve iklim değişikliği ile ilgili bağlantılarına odaklanıyor. Seragazı emisyonları aynı şekilde artmaya devam ederse kasırgaların sıklığının ve şiddetinin de artacağı belirtiliyor.

HABER: Gülce Demirer

Maha Kasırgasının ciddi miktarda yağış bırakacağı öngörülüyor. Yerel yetkililer Gujarat ve Saurashtra bölgelerinde yaşayan halkın hazırlıklı olması uyarısında bulundu. Ulusal Kriz Yönetimi Komitesi’nin (NCMC) aktardığına göre, Ulusal Afetle Müdahale Gücü ve Hükümetin Afetle Müdahale Gücü’nden gruplar ile Hindistan Sahil Koruma (ICG) kasırga sonrasında gerekli müdahalelerde bulunmaya hazırlar.

Kasırgaların Hava Kirliliği İle Bağlantısı

Maha Kasırgası ve Hindistan’ın bir kısmında şu an yaşanan aşırı hava kirliliği arasında bir bağlantı olabileceği söyleniyor. Bilim insanlarına göre insan kaynaklı hava kirliliği Umman Denizi’ndeki kasırgaları şiddetlendirebiliyor.

2011’de yapılan bir araştırmaya göre, kasırgaların oluşumunu önleyen dikey rüzgar değişimi (vertical wind shear) olarak bilinen etkilerin, hava kirliliği sebebiyle güçsüzleşmesi kasırgaların şiddetini artırabiliyor. Sülfat ve karbon gibi havayı kirleten insan kaynaklı emisyonlar 1930 yılından bu yana 6 kat arttı. Araştırmanın yazarları, “Karaya ulaşan tropikal kasırgaların şiddetinin artması hava kirliliğine sebep olan bölgesel emisyonların bir sonucudur” diyor.

2011’de gerçekleşen çalışma, muson öncesi kasırgalar ile hava kirliliği arasındaki ilişkiye odaklanıyor. Ancak hava kirliliğinin artmasının muson sonrası kasırgalarını da artırabileceği uyarısında bulunuyor.

Kasırgaların İklim Değişikliğiyle Olan Bağlantısı

Isınan bir atmosfer daha çok nem tutuyor, sonucunda da kasırgalar esnasında şiddetli yağışlar ve seller yaşanıyor. Sıcaklıklar yükseldikçe atmosfer de daha çok su molekülünü tutuyor. Bilim insanları, atmosferik nemin doğrudan insan kaynaklı iklim değişiklinden kaynaklandığını söylüyor.

Geçtiğimiz son on yılda, iklim krizi sebebiyle rekor kıran şiddetli yağışların sıklığında bir artış söz konusu. Bilim insanları iklim krizinin etkisini artırmasıyla, kasırgalarla birlikte yağışların daha da şiddetleneceğini söylüyor.

İklim değişikliğinden kaynaklanan deniz seviyelerindeki yükseliş sebebiyle yaşanan fırtına kabarmaları (storm-surge) kıyı yerleşkelerinde hasarlara ve sellere neden oluyor.

NASA’nın verilerine göre küresel deniz seviyeleri 1880 – 2013 yılları arasında, insan kaynaklı seragazı emisyonları sebebiyle 23 santimetreye kadar yükseldi. Deniz seviyelerindeki yükseliş küresel ölçekte değişiklik göstermekle birlikte, Kuzey Hindistan Okyanusu’nda geçtiğimiz yıllarda, diğer bölgelere göre daha hızlı bir yükseliş yaşandı.

Deniz seviyelerindeki yükseliş, dalgaların boyunu ve fırtına kabarmalarını artırıyor. Deniz seviyelerinde yaşanan küçük bir artış bile fırtına kabarmalarının denizden uzak iç kısımlara ulaşmasına neden olabiliyor.

Deniz seviyelerindeki yükseliş, Hindistan’ın kıyı şeridindeki sellerin artmasında büyük bir etken. Geçtiğimiz hafta yayımlanan bir çalışmaya göre, 2050 yılında Hindistan’da 36 milyon kişinin sellerden etkilenebilir.

Şiddetli Kasım ayı kasırgalarının Umman Denizi’nde daha yaygın hale gelmesi bekleniyor. Muson sonrası çok az görülen siklonik fırtınalar, 2014 öncesine kadar Umman Denizi’nde görülmüyordu. Ancak 2014’ten bu yana toplam 5 siklonik fırtına yaşandı (Maha kasırgası, rüzgar sınırının altında olduğu için bu kategori içerisinde yer almıyor). 2014’ten beri yaşanan siklonik fırtınalar, 2017’de Nature Climate Change dergisinde yayımlanan bir çalışmaya göre, insan kaynaklı küresel ısınmadan kaynaklanıyor.

Bunun sebepleri arasında ise okyanusların daha sıcak hale gelmesinin siklonları şiddetlendirmesi yer alıyor. Küresel okyanus sıcaklıkları iklim krizi nedeniyle ciddi miktarda arttı. Küresel ısınma hem deniz yüzeyini hem de derin suların sıcaklıklarının artmasına neden olarak, siklonların meydana gelmesi için uygun koşulların etkisini şiddetlendiriyor. Deniz yüzey sularının sıcaklıkları arttıkça siklon rüzgarlarının hızı da artıyor. Kuzey Hindistan Denizi de dahil olmak üzere, şiddetli siklonlar küresel ölçekte daha sık yaşanmaya başladı. Bilim insanları şiddetli siklonların yaşanma sıklığının artacağını belirtiyor. 2012’de gerçekleştirilen bir çalışmaya göre küresel seragazı emisyonları, özellikle muson mevsimlerinde artmaya devam ederse, Umman Denizi’nde yaşanan tropikal siklonların bu yüzyılda %46 daha sık yaşanacağı söyleniyor.