IEA: “Hükümetlere Tarihi Bir Fırsat Doğdu”

Uluslararası Enerji Ajansı Başkanı Fatih Birol, hükümetlerin koronavirüsten etkilenen ekonomiyi iyileştirmek adına atacağı adımları iklim değişikliği ile paralel olarak gerçekleştirme gibi tarihi bir fırsatları olduğunu açıkladı.

Haber: Chloé Farand 

Çeviri: Çisil Sevinç

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) başkanı Fatih Birol, siyaset ve ekonomi liderlerinin koronavirüs küresel salgınıyla mücadele adına ekonomik teşvik paketleri ile küresel iklim eyleminde yeni bir dönem açmak için tarihi bir fırsatları olduğunu söyledi.

Fatih Birol Salı günü (17 Mart) verdiği röportajda, ekonomiyi iyileştirecek teşvik paketlerinin hükümetlerin iklim eylemi ile paralel kararlar alması açısından kritik bir önem taşıdığını söyledi.

Birol, “Bazı hükümet ve uluslararası finansal kurum liderleriyle konuşuyorum ve hepsi ekonomi için teşvik programları tasarlamakla meşgul. Hazırlayacakları planlar son derece mühim. Bu yüzden onlara içinde bulunduğumuz durumu iklim değişikliği mücadelesini artırabilmek için kullanabileceğimizi söylüyorum” dedi.

IEA başkanı Birol, siyaset ve küresel ekonomi liderlerin temiz enerji teknolojilerine yatırım yapmaya odaklanan ve fosil yakıttan çekilmeyi hızlandıran “sürdürülebilir teşvik paketleri” tasarlamaları konusunda ısrarcı olduğunu belirtti.  Birol, “Bu bir yandan ekonomiyi iyileştirmek için paketler yaratmak için, öte yandan da kirli yatırımları azaltıp enerji dönüşümünü hızlandırmak için dünyaya verilen tarihi bir fırsat” şeklinde konuştu.

İklim Haber'i Telegram'da Takip Edin!İklim Haber'i Linkedin'de Takip Edin!

Dünya Sağlık Örgütü koronavirüsü küresel bir salgın olarak ilan ettiğinden beri ekonomi büyük bir darbe aldı. Stok piyasaları en zor günlerini geçiriyor ve küresel ekonomide durgunluk yaşanacağı korkusu baş göstermeye başladı.

Havacılık sanayisi, havayollarının çalışmalarını büyük oranda durdurmasından ve yöneticilerin iflas etmemek adına hükümet kurtarma paketleri talep etmesinden dolayı son haftalarda güçlük çekiyor.

“Küresel ekonomi çok zor zamanlardan geçiyor ve enerji sektörü de bundan orantısız şekilde etkilendi” diyen Birol, sözlerine “Havacılık küresel ekonominin %1’ini temsil ediyor ancak küresel petrol talebinin %8’ini oluşturuyor” şeklinde devam etti.

IEA başkanı, “Hükümetlerle konuştuğumda varolan ekonomik karmaşa ile ilgilendiklerini anlıyorum ancak iklim değişikliğini gündemden çıkarmamalıyız” diye de ekledi.

Birol’un açıklamaları, Başkan Trump’ın 50 milyar doları havayolu şirketlerine ayrılacak 850 milyar dolarlık teşvik paketini duyurmasından önce gerçekleşti.

Geçen sene BM Çevre Programı’nın yayımladığı bir raporda yüzyıl sonuna kadar küresel ısınmayı 1.5^oC’yle sınırlandırmak adına emisyonların 2030’a kadar her yıl %7.6 oranında azaltılması gerektiği belirtilmişti.

Bir IEA analizine göre, küresel emisyonlar son yıllarda artış gösterdi ancak 2019 yılında durgunlaştı.

Birol, hükümetlerin koronavirüs etkilerini telafi ederken ekonomiyi yeşil dönüşüm yönüne çevirmedikleri takdirde 2019 yılının emisyonlarda zirve noktaya ulaşılmasına sebep olacağı konusunda ısrarcı.

Bu konuda “Büyük ihtimalle 2020 emisyonlarında azalma gözlemlenecek. Benim görüşüm, bunun sevinilecek bir haber olmadığı yönünde zira emisyon düşüşlerinin sebebi doğru enerji politikaları olmalı” şeklinde konuştu.

Birol geçen haftaki açıklamasında bu politikalara temiz enerji teknolojilerine yapılacak büyük ölçekli yatırımların dahil edilmesi gerektiğini söylemişti. Birol tarafından özetlenen devasa yatırım planı, AB Komisyonu’nun “Avrupa için yeşil düzen” teklifi gibi sermayenin yeşil ekonomiye kaymasını ve iklime dayanıklı işler yaratılmasını hedefliyor.

IEA daha önceleri yenilenebilir enerji dağıtımını yeterince yapamama ve Paris Anlaşması’nın görece olarak daha sert olan 1.5C hedefini göz ardı ettiği gerekçeleriyle eleştiriliyordu.

Birol aynı zamanda hidrojen, karbon yakalama ve depolama teknolojisi gibi alanlarda yeniliklerin getirilebilmesi adına faizlerin düşürülmesini ve fosil yakıt tüketimi için yapılan devlet yardımlarının azaltılmasını talep ediyor.

Olumlu bir yaklaşım sergileyen Birol, birçok faktörden dolayı hükümetlerin bu seneki emisyonları azaltabileceğini düşünüyor.