;
COP27 Politika

COP27’nin Ev Sahibi Mısır, Doğalgazı “Mükemmel Çözüm” Olarak Sunmayı Planlıyor

COP27

Yaklaşan iklim müzakerelerinin liderliğini yapacak olan Mısır, kirletici etkilerine rağmen doğalgazı bir “geçiş” yakıtı olarak sunuyor.

COP27 ev sahibi Mısır ve doğalgaz ihraç eden 16 hükümet, iklim değişikliği ve enerji güvenliği için “mükemmel çözüm” olarak fosil gazı teşvik etmek için iklim müzakerelerini kullanacaklarını söyledi.

Doğalgaz İhraç Eden Ülkeler Forumu’nun (GECF) geçtiğimiz çarşamba Kahire’de gerçekleştirdiği toplantıda Mısır Petrol Bakanı Tarek-el Molla, “En temiz hidrokarbon (fosil) yakıt olarak doğalgaz, doğru dengeyi sağlayacak mükemmel bir çözüm olarak görülüyor. Doğalgaz, gelecekte önemli bir rol oynamaya devam edecek” dedi.

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), dünyanın küresel ısınmayı 1,5 derece ile sınırlandırma şansını kaybetmemesi için yeni doğalgaz sahalarının aranmaması gerektiğini söyledi.

Müzakerelerin resmi özetine göre forumda bir araya gelen 17 bakan ve devlet yetkilisi, “COP27 ve COP28, enerji geçişinde doğalgaza alan açmak için büyük bir fırsat sunuyor” dedi. COP27’ye mısır, COP28’ ise Birleşik Arap Emirlikleri ev sahipliği yapacak.

Mısır hükümeti medyasına göre Cumhurbaşkanı Abdel Fatah el-Sisi de zirveye hitap ederken “enerjinin adil bir şekilde taşınması için doğalgazın kullanılması gerektiğini” vurguladı.

COP27 Başkanı Sameh Shoukry daha önce doğalgaz için “enerji geçişi kaynağı” ifadesini kullanmıştı. Şubat ayında Avrupa Komisyonu da, tartışmalı bir şekilde aynı şeyi söyledi.

Doğalgaz yakıldığında iklim üzerinde kömürün yarısı kadar kirletici bir etkiye yol açıyor. Ancak gaz altyapısından çıkan metan sızıntıları çok daha büyük bir kirliliğe neden olabiliyor.

Mısır’ın COP27’de doğalgazı teşvik etme planları, konferansın internet sayfasında da görülüyor. Ev sahipleri, “Mısır, 260 elektrikli ve doğalgazlı otobüs sağlayarak COP27 ulaşımını katılımcılar için sürdürülebilir kılmaya çalışıyor” diye övünüyor.

İnternet sitesinde COP27 “karbonsuzlaştırma günü” açıklamasında “sıfır karbon ekonomisi” yerine “düşük karbon ekonomisine geçişin” tartışılacağı belirtiliyor.

IEA ise, ekonomileri petrol ve doğalgaza dayanan ülkelerin enerji geçişi taahhütlerini erkenden vererek geçişin etkilerini en aza indirmelerini öneriyor: “Petrol ve doğalgaz endüstrisinin uzmanlığı, hidrojen ve açık deniz rüzgarı gibi teknolojilerle uyumlu.”

Forum üyeleri ise doğalgazdan elde edilen hidrojen için işbirliği yapma sözü verdi. Açık deniz rüzgar enerjisinden ise bahsedilmedi.

Hükümetler ne 1,5 derece hedefini tutturma ne de 1,5 dereceyi karşılamak için gereken azaltımı sağlama yolunda.

BM, geçtiğimiz perşembe günkü raporunda mevcut ulusal taahhütler ile yüzyılın sonuna kadar 2,5 derecelik sıcaklık artışının görüleceğini söyledi.

Doğalgazın elektrik için kullanımı, Avrupa hariç tüm dünyada istikrarlı bir büyüme gösteriyor. 2019 yılında elektriğin %24’ü doğal gazdan üretildi.

IEA’nın son raporu, “doğalgazdaki hızlı büyüme döneminin sonlanmaya yakın olduğunu” belirtti. Hükümet politikalarına göre doğalgaz kullanımı 2030’a kadar yavaş bir artış gösterecek ve 2050’ye kadar bir düzlüğe ulaşacak. Eğer hükümetler politikaları ve taahhütleri doğrultusunda hareket ederse gaz kullanımı hızla düşecek (2030’a kadar %8 oranında).

E3G gaz analisti Maria Pastukhova, “Doğalgaz, her senaryoda küresel enerji karışımında bir rol oynamaya devam edecek. Ancak bu rol artık ‘büyümenin itici gücü veya geçiş yakıtı’ değil, ‘yönetilmesi gereken bir risk’ haline gelecek” dedi.