;
Politika

COP26 Öncesi İklim Oturumları Sona Erdi: İklim Finansmanı Konusunda Güvensizlik Devam Ediyor

COP26 öncesindeki iklim oturumları karbon piyasaları, şeffaflık ve iklim finansmanı konusundaki müzakerelerde olumlu bir ilerleme sağlamadı.

BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi SB2021 (UN Climate Change Conference COP26, The Sessions of the Subsidiary Bodies) 31 Mayıs-17 Haziran tarihleri arasında gerçekleştirildi.

COP26 Başkanı Alok Sharma, 100 milyar dolarlık iklim finansmanı hedefini yükseltme konusundaki ilerlemeyi hızlandırma ve tüm delegelerin Kasım ayındaki zirveden önce COVID-19 aşılarını almasını sağlama sözü verdi. Teknik aksaklıklarla boğuşan üç haftalık çevrimiçi görüşmelerin sonunda delegelere hitap eden Sharma, İngiltere’nin Temmuz ayına kadar sürece ivme kazandırmaya çalışacağını vurguladı.

Madrid’deki COP25’ten bu yana ilk defa yapılan bu ‘gayri resmi’ BM toplantısı sonrasında, karbon piyasaları, şeffaflık ve iklim finansmanı konusundaki müzakereler sürüncemede kalmaya devam ediyor. Birçok gündem maddesinde,  ülkeler oturumların çoğunu pozisyonlarını yeniden belirlemek için harcadı. Madde 6 – ortak zaman dilimleri gibi bekleyen zorlu meselelerde pozisyonlar açık, ancak uzlaşma seçenekleri net değil. Çin’in itirazları üzerine gözlemciler şeffaflık görüşmelerinden men edildi ve bu da sanal formatla ilgili soruları daha da artırdı.

26. Taraflar Konferansı (COP26) Başkanı Alok Sharma, düzenlediği basın toplantısında“Kendi ülkelerinden aşı alamayan tüm delegeler bizden destek alabilecek” dedi. Zengin ülkelerin yıllık 100 milyar dolarlık iklim finansmanı sağlama taahhüdünü yerine getirmesinin “bir güven meselesi” olduğunu da sözlerine ekledi.

Climate Action Network International  (İklim Eylem Ağı) Direktörü Tasneem Essop,”BM İklim oturumu sona ererken, bu ilk sanal oturum deneyimi, iklim müzakerelerini çevrimiçi yapmak için kritik bir sınav oldu. İlerleme derme çatma gerçekleşiyor; Paris Çalışma Programını bitirmek adına somut bir sonuç olarak gösterilebilecek çok az şey var. Şimdi Gerçek sınav Glasgow’daki COP26’ya hazırlanırken, siyasi liderlerin ve müzakerecilerinin, artan iklim etkilerinin ön saflarında yer alan insanların acil ihtiyaçlarını karşılamaya, adaptasyon, kayıp ve hasar ve vaat edilen 100 milyar doları karşılamak ve artırmak için finansmanın sağlanmasına dair nasıl taahhütte bulunacağıdır. COP26, kelimelerin değil eylemlerin bir testi olacak” dedi.

BM İklim oturumundaki kapanış konuşmalarında, birçok gelişmekte olan ülke finans, kayıp ve hasar ve uyum konusundaki tartışmaların artık iklim müzakerelerinin merkezinde olması gerektiğini yineledi. Nepal temsilcisi “iklim değişikliği bir müzakere meselesi değil, bizim için bir hayatta kalma meselesidir” dedi.

“COP26’ya Giden Yolda En Tehlikeli Engeller Teknik Değil Siyasi”

E3G Kıdemli Politika Danışmanı Jennifer Tollmann ise “Geçtiğimiz üç hafta bir noktayı çok net bir şekilde ortaya koydu: COP26’ya giden yolda en tehlikeli engeller teknik değil siyasi. Taraflar birbirlerinin pozisyonlarını biliyorlar; çoğu zaman eksik olan şey, daha iddialı hedefler için harekete geçirebilecek uzlaşma seçeneklerini bulma iradesidir. Aynı zamanda, gelişmekte olan ülkelere vaat edilen yılda 100 milyar dolarlık desteğin sağlanacağına dair güvensizlik, süreci geride bırakıyor. Öngörülebilir finans, uyum için destek ve kayıp ve hasarla mücadele, özellikle savunmasız ülkeler için yüksek öncelikli meseleler olarak ortaya çıkıyor. G7’den Glasgow’a kadar olan bu sürece gerekli siyasi ilgi gösteriliyor; İngiltere bu ortamı yönetmek ve güveni yeniden inşa etmek zorunda kalacak” diye konuştu.

Birleşik Krallık hükümeti, gelişmekte olan ülkelerin uzun süredir daha fazla ilerleme çağrısında bulunduğu sorunlar olan iklim finansmanı, uyum ve kayıp ve zarar konularını COP26’da nasıl ele alınabileceğini tartışmak için 25-26 Temmuz tarihleri ​​arasında Londra’da 40 ülkeden bakanları ağırlamayı planlıyor.

En az gelişmiş ülkeler grubu Başkanı Sonam Phuntsho Wangdi,“İklim değişikliği etkilerinin yoğunlaşması ve bunun neden olduğu kayıp ve hasarın kötüleşmesiyle birlikte, kayıp ve hasara uluslararası müdahale, grubumuz için kilit önemde olmaya devam ediyor ve bu konunun önümüzdeki oturumlarda daha fazla dikkate alınmasını bekliyoruz. Savunmasız ülkelerdeki kayıp ve hasarı ele almak için özel eylemler ve destek, COP26’nın bir çıktısı olarak yer almalıdır” dedi.

BM, çeşitli aksaklıklar ve zayıf bağlantı sonucunda bazı müzakere gruplarının görüşmelere erişimleri hakkında şikayette bulunmasından sonra, delegelere teknik sorunların önümüzdeki aylarda çözüleceğine dair de güvence verdi.

BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (BMİDÇS) UNFCCC Genel Sekreti Patricia Espinosa konuya dair yaptığı açıklamada, “Alternatif çalışma biçimlerine geçiş nedeniyle özellikle gelişmekte olan ülkelerin karşılaştığı zorlukların farkında olan sekretarya, Birleşmiş Milletler Uluslararası Bilgi İşlem Merkezi (UNICC) ile ortaklaşa, COP26’da yüzyüze, hibrit veya sanal etkinlikleri desteklemek için BMİÇDS konferans ve etkinlik yönetimi kapasitesini daha da modernize etmek için çalışıyor. Amaç, kapsamlı bir dijital altyapı aracılığıyla tüm delegeler, gözlemciler, iklim aktörleri, paydaşlar ve halk için sorunsuz bir deneyim sağlamaktır” diye konuştu.