;
Politika

COP25 Biterken Eylemsizlik Devam Ediyor

Bugün COP25’in planlanan kapanış tarihi. Ancak karbon piyasaları, kayıp ve zarar mekanizmaları ve gelişmekte olan ülkelere finansman sağlanması konusunda anlaşmazlıklar yaşanıyor. Müzakerelerden zorla çıkarılan eylemcileri, protesto eden Fridays for Future hareketi bugün (13 Aralık’ta) herkesi küresel greve çağırdı.

Bugün 13 Aralık, 25. Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Taraflar Konferansı’nın (COP25) planlanan kapanış tarihi. Ancak, hem karbon piyasaları hem de kayıp zarar mekanizması konularında delegeler henüz anlaşamadı. Bu iki konu, Katowice’de geçen sene düzenlenen zirveden kalan konular ve Paris Anlaşması’nın uygulanmasına dair kuralları belirlenmemiş iki temel mesele olarak masada duruyor.

İklim zirvesinin bu yüzden bu sene de geçtiğimiz senelerde olduğu gibi uzaması bekleniyor. Zirvede devam etmekte olan tartışmalar ve son iki günde olanlar hakkındaki bilgileri İklim Haber okurları için derledik.

İklim Aktivistleri ve Gözlemciler Zorla Dışarı Çıkarıldı

Çarşamba sabahı, iklim zirvelerinde ender yaşanan bir etkinlikle başladı. Greenpeace Direktörü Jennifer Morgan, aralarında Greta Thunberg ve Hilda Nakabuye’nin de olduğu genç aktivistler ile beraber bir grup sivil toplum temsilcisi önce konuşma yaparak delegelere hitap etti, sonrasında da sahnede oturma eylemi yaptı. İklim aktivistlerinin gerçekleştirdiği oturma eyleminin ardından yaklaşık 200 iklim eylemcisinin İspanyol polisinin müdahalesi ile müzakere salonuna girişi engellendi. Eylemciler “itildiklerini ve darp edildiklerini” söyledi. Müzakerelere katılan gözlemci statüsündeki sivil toplum temsilcileri de günün devamında zirve mekanına giriş yapamadı. Dışarı çıkarılan protestocularla dayanışmak adına dışarı çıkan Morgan’ın da, protestoya katılmamış olsa da, içeriye girmesi engellendi. 

Özellikle Morgan’ın sözleri çarpıcıydı. Morgan,”25 yıldır iklim zirvelerine katılırım. Bu duvarlar arasında olanlar ile dışarıda olanlar arasındaki fark, hiçbir zaman bu kadar büyük olmamıştı. 25 yıldır bu zirvelerde, liderleri bilimi dinlemeleri, bu halen çözülebilir olan krizi önlemek için beraber çalışmaları ve gezegeni kirleten alçak bencilliğe ışık tutmaları konusunda uyarıyorum. Dinlemiyorlar” dedi.

Ugandalı iklim aktivisti Hilda Flavia Nakabuye “Benden sonraki nesil bana, doğa bencil ve açgözlü insanlar tarafından yok edilirken sen neredeydin, ne yaptın diye sorduğunda ne cevap vereceğim? Bencil olmayı bırakın ve herkese eşit davranın. Niye zamanımız varmış gibi davranıyoruz? Hepiniz iklim krizinden bahsediyorsunuz ama kriz yokmuş gibi davranıyorsunuz. Sevgili liderler, iklim eyleminde liderliğe ihtiyacımız var, söylemde değil” dedi.

Greta ise karbon bütçesi konusunda sekiz yılımız kaldığından bahsederek bunun kişisel bir görüş olmadığını, bilimin bu gerçeği ortaya koyduğunu ifade ederek, liderleri eyleme geçmeye çağırdı.

Müzakere Masası’nda Neler Oluyor?

Karbon Piyasaları

Müzakere masasında resmi olarak son güne girilirken, her ihtimal masada görülüyor. Düğümün çözülüp çözülemeyeceği halen belli değil. Zirveden kısmi bir uzlaşma da çıkabilir.

Tartışmalar özellikle çevresel bütünlük (environmental integrity) ve küresel emisyonların toplam azaltımı (overall mitigation of global emissions) konularında tıkanıyor. Paris Anlaşması Madde 6, ülkelerin işbirliğini artırmak ve iklim eylemine finansman sağlamak için bir piyasa mekanizması kurulmasını amaçlıyor. Ülkelerin mevcut ulusal katkı beyanı (NDC) hedeflerinin ötesine geçmelerini finansal olarak teşvik eden ve hedeflerinin gerisinde kalan ülkelerin bir piyasa rejimi üzerinden gönüllü olarak iklim finansmanı yaratması sağlayan bir sistem hedefleniyor.

Böyle bir sistemin iklim eylemini artırabilmesi için öncelikli olarak:

  1. Piyasadaki faaliyetlerin toplam küresel emisyonu azaltması için çifte sayıma izin vermeyen,
  2. Ülkelerin piyasa mekanizmasından daha çok faydalanabilmek için düşük iklim hedefi vermesini önleyen kurallara ihtiyaç var.

Bu teknik bir tartışma olarak görülse de oldukça önemli detaylara sahip. Geçmişte emisyon azaltımına yaramayan ve birçok tartışmalı projelere neden olan Kyoto’dan kalan karbon kredilerini yeni rejime taşımak isteyen ülkeler ve gruplar var (Avustralya, Brezilya, Hindistan, Çin). Diğer yandan AB, Ada Devletleri gibi ülkeler için ise bu konu kırmızı çizgi. Kyoto’nun kredilerinin taşınmasına bu ülkeler karşı çıkıyorlar. Madde 6’nın neredeyse tüm alt maddelerinde, gelişmiş ile gelişmekte olan ülkeler önemli görüş farklılıklarına sahipler.

Karbon piyasaları tartışmasına dair detaylı bir yazı için Ümit Şahin’in yazısına buradan ulaşabilirsiniz.

Kayıp ve Zarar Mekanizması

Bu konuda ise yine kayıp ve zararın finansmanı ile sorumluluk tartışması yaşanıyor. G77 ve Afrika ülkeleri için bu madde konusunda finansman kısmı öncelikli mesele; kayıp ve zararların teminine dair somut adımlar konusunda diretiyorlar ve gelişmekte olan ülkelerin sorumluluklarının kabul edilmesini talep ediyorlar. AB ise, sorumluluk konusunda kırmızı çizgi çekiyor. ABD hükümeti iklim krizinden etkilenen ülkeler adına asla sorumlu tutulmayacağı yönünde güvence sağlama konusunda ısrar ediyorGelişmiş ülkeler, kayıp ve zarar finansmanı konusunda sağlam bir pozisyona sahip değiller. Ancak bu konuda, Madde 6 tartışmasının sonuçlarını bekliyorlar. 

Toplumsal Cinsiyet ve İklim Değişikliği

Toplumsal cinsiyet meselesi, karbon piyasaları ile kayıp ve zarar mekanizması tartışmalarının gölgesinde kalsa da, dün akşam itibarıyla önemli bir gelişme yaşandı. Delegeler toplumsal cinsiyet ve iklim değişikliği konusunda uzlaşmaya vardılar. Kabul edilen karar ile insan hakları, adil dönüşüm kavramları zirvenin sonuç bildirgesine giriyor ve iklim eyleminde toplumsal cinsiyetin ana akımlaştırılması için finansman yaratılıyor. Ayrıca tüm UNFCCC denetim, takip ve gözlem süreçlerine toplumsal cinsiyet perspektifi eklenecek.

Avrupa’da Yeşil Düzen

Avrupa Komisyonu, birlik ekonomisini kökünden değiştirebilecek Avrupa Yeşil Düzen belgesini yayımladı. Avrupa Yeşil Düzeni, Ekim 2020’de kabul edilmesi beklenen iklim yasası ile birlikte, AB’nin doğal sermayesini korumayı, artırmayı ve vatandaşlarını çevre kaynaklı risklerden korumayı hedefliyor. Bu dönüşümün katılımcı ve adil olması gerektiği de metinde vurgulanıyor.

Belge, Avrupa Birliği’nin iklim hedefini de güncelliyor. Emisyonların 1990 seviyelerine kıyasla 2030’a kadar en az %50 ila %55 arasında azaltılması planlanıyor. Ayrıca, belgeye göre Komisyon, seçilen sektörlerde, ihracatla oluşan karbon sızıntısını (carbon leakage) azaltmak için “Karbon Sınır Düzenleme Mekanizması” (Carbon border adjustment mechanism) düzenlemelerini hayata geçirecek. Bu mekanizma dış ticarete bir tür karbon vergisi olarak tanımlanıyor.

Climate Ambition Alliance

Zirveden başka bir olumlu haber de Şili’nin kurduğu Climate Ambition Alliance’tan geldi. 2050 yılında net sıfır emisyon hedefi için kurulan bu ittifaka 73 ülkenin katıldığı açıklandı. Böylelikle, 73 ülke 2020 yılı içerisinde iklim eylem planlarını yenileyeceğini de taahhüt etmiş oldu. İklim zirvesi öncesinde bu sayı sadece ikiydi. Bu planlar 2050 yılında net sıfır emisyonu hedefleyecek. 

Bugün Müzakerelerde Ne Var?

COP25 Başkanlığı Madde 6 ve Varşova Uluslararası Kayıp ve Zarar Mekanizması (WIM) dahil olmak üzerine tüm başlıklardaki taslak metinleri bu sabah yayımlamayı planlıyor. Başkanlık, Türkiye saati ile 15.00’da durum değerlendirmesi için toplantı yapacağını da delegelere duyurdu. Bu toplantıda müzakerecilerin hangi konularda ne kadar ilerlediği ve müzakere sürecinin devamının nasıl olacağı hakkında bilgilendirme yapılması bekleniyor.

Küresel İklim Grevi Çağrısı
Aktivistlerin, giysilerini ve eşyalarını almalarına izin verilmeden, itilip kakılarak ve darp edilerek salondan dışarı çıkarılmasını protesto eden Fridays for Future hareketi, konferansın sonuncu gününe denk gelen 13 Aralık’ta herkesi küresel greve çağırdı ve “Madrid’deki iklim değişikliği konferansında milyonlarca insanın sesi sustu. COP25’in değerli sonuçları yoktu. Sivil toplum COP25’ten kovulurken fosil yakıt lobicileri hala içeride. Buna tahammül edilemez!” açıklamasını yaptı. Genç iklim aktivistleri ayrıca sosyal medya üzerinden #NeverTrustACOP25 hashtag’iyle bir kampanyaya başlattılar.

Sivil toplum temsilcileri, yerel hareketler ve genç aktivistler bugün zirvenin yapıldığı Madrid başta olmak üzere, dünyanın dört bir yanında uluslararası greve çıkacak. Aktivistler Madrid’de 18:30’da (Türkiye saati) zirvenin yapıldığı IFEMA adlı konferans merkezinin önünde toplanacak.

İstanbul’da ise Sıfır Gelecek kampanyası, 13 Aralık 19.00’da Taksim Odakule’de basın açıklaması gerçekleştirecek.