;
Politika

Çayırhan B Termik Santralına İlişkin Plan Değişikliklerine Yargı Engeli

Yargı, Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin açtığı dava sonucu, Nallıhan Kuş cennetinin yakınına kurulan ve ekosisteme ve doğaya büyük zararlar verecek olan Çayırhan-B termik santralına izin vermedi.

Ankara 6. İdare Mahkemesi, Nallıhan İlçesi, Uluköy ve Karaköy Mahalleleri sınırları içerisinde yaklaşık 740 ha büyüklüğündeki bir alanda Çayırhan-II Linyit Sahasındaki kömürün değerlendirilmesi amacıyla kurulması planlanan Çayırhan-B termik santralına ilişkin 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı Değişikliklerini iptal etti.

Kararı değerlendiren Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, “Bilim ve teknikten aldığımız güçle kamu yararını ve doğal ve kültürel değerlerimizi savunuyoruz. Verdiğimiz hukuk mücadelesinin sonuç verdiğini görmek bizi mutlu ediyor. Bu santral çevre, tarım, su kaynakları ve deprem riski açısından büyük tehdit oluşturuyor. Mahkeme gerekçesinde söz konusu imar planı değişikliklerinin, kamu yararına, planlama esaslarına ve dolayısıyla hukuka aykırı olduğunu vurguladı. Yargı bilimden yana tavır koydu ve bilirkişi raporunu esas aldı” dedi.

Plan Kuş Cennetini Görmezden Geldi 

Candan, sözlerine şöyle devam etti: “Kararda ek bilirkişi raporunda, ‘dava konusu planlarda çevresel değerlerin göz önüne alınmadığı, plan açıklama raporunda Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliği’nde bulunan araştırmalara yer verilmediği, ÇED raporunda yer alan önerilerin plan açıklama raporuna yansıtılmadığı, devamında Bakanlığın hazırlattığı diğer raporlarda ki verilerin plan açıklama raporuna yerleştirilmediği’ ifadelerine de dikkat çekilirken, bilirkişilerin dava konusu planların mevzuata ve kamu yararına uygun olmadığı şeklindeki görüşüne de yer verildi.’’

‘’Mahkemenin çevre dersi veren bilirkişi raporunu esas alması hukuka alan inancımızı perçinledi’’ diyen Candan, dava konusu plan açıklama raporunda Kuş Cenneti’nden bahsedilmediğini, ayrıca diğer flora ve fauna özellikleri yer almadığı gibi müdahale biçimlerinin de bulunmadığını, planlama alanı ve yakın çevresi için depremsellik konusunda da hiçbir araştırma yapılmadığını ve bunların bilirkişi raporunda da yer aldığını hatırlattı.