;
Bilim Politika

Nijeryalı Çiftçiler İklim Krizi Karşısında Savunmasız

Küçük çiftlik sahipleri Nijerya’daki gıdanın %90’ını üretiyor ancak ekinleri iklim değişikliğine bağlı olarak ortaya çıkan aşırı hava olaylarına karşı savunmasız. Bazı yeni teknolojiler yardımcı olabilir ancak çok daha fazlasına ihtiyaç var.

Haber: Orji Sunday

Çeviri: Çisil Sevinç

54 yaşındaki Michael Okorie, çiftliğine giden bunaltıcı yolda palasını sallayarak ve bir Hristiyan ilahisi mırıldanarak dolaşıyor. Tonlamasında heyecan var ancak yüz ifadesi bastırılmış endişelerini ele veriyor.

Geçen sene Şubat ayında tatlı patates ekiminin başlangıcında ihtiyaç duyduğu 60.000 Naira’lık (166 dolar) bütçeyi borç olarak aldı ve borcun ödemesini hasat zamanından birkaç ay sonra gerçekleştirmeyi taahhüt etti.

Okorie toprağını hazırladı ve Mart ayındaki erken yağmurlarla başlayan ekim sezonuna hazırlanmak için işçiler tuttu. Yağmur toprağı yumuşatarak tatlı patates yumrularının kurumadan kök salmasını sağlıyor.

İklim Haber'i Telegram'da Takip Edin!İklim Haber'i Linkedin'de Takip Edin!

Ancak Mart ayında hemen buharlaşan birkaç damla dışında beklenen yağmurlar gelmedi. Okorie kafası karışmış bir şekilde Nisan ayının başlarında fidanlarını ekti ve tutmaları için dua etti.

Yağmur Mayıs ayında geldi ancak şiddetli ve çok sıktı. Yağmuru taşkınlar izledi ve Okorie’nin çiftliğini sular altında bırakarak çapalanmış sıraları bozdu ve tatlı patates fidelerini dağıttı.

Okorie, “Geçen sene çok şey kaybettim ve ağır bir borcun altına girdim. Eskiden böyle olmazdı. Yağmur, gün ışığı ve mevsim rüzgarları tam zamanında gelirdi. Mevsimler garipleşiyor” diyor.

Okorie’nin deneyimi, ani hava durumu değişikliklerinin milyonlarca çiftinin başına nasıl dert açtığını gözler önüne seriyor. Çiftçiler iklim değişikliğinin bütün olası sonuçlarını deneyimlediklerini bildirdi: Geç başlayan yağmurlar ve kurak dönemler, sıcaklık artışları, şiddetli sağanaklar ve mevsim normallerinde seyretmeyen hava olayları.

Bu değişiklikler dikim, hasat, çapalama, gübre uygulamaları ve depolama süreçlerinin mevsim normallerini değiştirdi.

Uzmanlar, özellikle 2050 yılına kadar Afrika nüfusunun ikiye katlanabileceğini ve bu nedenle maliyetin çok yüksek olabileceği konusunda uyarıda bulunuyor.

BM Gıda ve Tarım Örgütü’ne göre, Afrika’nın en kalabalık nüfusa sahip ülkesi Nijerya’nın gıda ihtiyacının %90’ını küçük çiftlik sahipleri karşılıyor. Değişen mevsimler ve artan nüfus ana karanın gıda üretimini yüksek oranda sıkıntıya sokacak.

Zor zamanlar geçirmemize karşın ufukta teknolojik çözümler görünüyor. Ancak bu yenilikler Okorie gibi Nijeryalı çiftçileri kurtarmaya yetecek kadar hızlı değil.

Okorie’nin yaşadığı Ohofia topluluğu, Enugu eyalet şehrinden 40 km uzaklıkta. Ohofia gibi birçok kırsal topluluk, önsezi ve doğal deneyimlerini kullanarak ve inandıkları tanrılarına danışarak yıllardır hayatta kalmayı başarıyorlardı.

Nijerya’da çiftçilik büyük ölçüde doğal şartlara bağlı olarak yapılıyor. Ekinler ve çiftlik hayvancılığının uygun olduğu hava şartları ve mevsimler mevcut. Okorie, eskiden gökyüzüne baktığında hava durumunun nasıl olacağını tahmin edip çiftlik faaliyetlerini ona göre belirlediğini söylüyor.

40 yıllık küçük çiftlik sahibi Elizabeth Ukah da Okorie’nin yöntemini uygulayanlar arasında: “Çünkü doğal koşullar kusursuzdu ve tahmin edilebilirdi. Mevsimden ne elde ettikleri çiftçilerin elindeydi.” Ukah son zamanlardaki koşulların hayatında daha önce hiç deneyimlemediği şekilde olduğunu ve çiftlik ürünleri hakkında yardıma muhtaç hissettiğini belirtiyor.

Çiftçiler bu duruma uyum sağlamak için çok sıkı çalışıyorlar. Havalar “garipleşmeye” başladığından beri yeni çiftçilik yöntemleri, depolama ve çiftlik uygulamaları test ediliyor. Kimyasal ve suni gübre kullanımları yaygınlaşmış durumda. Bazı çiftçiler ekinlerini toprakta normalden daha uzun tutuyor. Ötekilerse daha riskli olan yeni ekim, çapalama, ve depolama tekniklerine yöneliyor.

Ukah, bazı kısa dönemli başarılar elde edilse de sonuçların istikrarsız olması nedeniyle kendisini hâlâ çaresiz hissettiğini ifade ediyor. Değişen mevsimler çok büyük riskleri beraberinde getiriyor.

Oxfam Nigeria ve West Africa Network for Peace-building Nigeria (WANEP) adlı STK’ların yeni çalışması, Nijerya’nın ekonomik üretkenliğinin iklim değişikliğinden dolayı 2020’de %11 ve 2050’de ise %30 kadar düşebileceğini gösterdi.

Okorie, “Doğrusu şu ki bu ülkede hiçbir çiftçi güvende değil. Eskiden evdekileri doyurmak ve yurt dışına satmak için yeterince hasadımız olurdu. Korkarım ki, gelecek 10 yılda gıda ithalatı yapmaya başlayabiliriz” diyor.

Uzmanlar, kırsal kesimlerdeki çiftçilerin iklim değişikliğine uyum sağlamak için yeterli donanımı olmadığı konusunda uyarıyor. Çiftçilerin çoğu değişen hava koşulları ile iklim krizi arasında bir bağlantı olduğunu düşünmüyor.

Ohofia’ya komşu olan bir topluluktan yerli pirinç çiftçisi Mpu, hava durumunda yaşananların yalnızca tek bir açıklaması olduğunu söyledi: “Tanrının günahkar dünyayı cezalandırması.”

Çoğu çiftçi ise çözümü yalnızca ruhani yöntemlerde arıyor.

Bu gibi yerleşik görüşler, iklim değişikliğine karşı alınan geleneksel önlemlerin yerini bilimsel yöntemlere bırakma sürecini yavaşlatıyor.

Profesör Balogun Ahmed’e göre, tarımsal uygulamalarda yağmurla beslenen ekinlerde olduğu gibi doğaya yüksek bağımlılık duyulması; alternatiflerin bulunmaması, tekniğin bilinmemesi ve altyapısızlık gibi sebeplerden kaynaklanıyor.

Ahmed, “Bunun sebebi düşük gelir grupları ve kırsal toplulukların kritik kaynaklara ve karar alma sürecine erişememesi. Böylelikle insanların elinde az seçenek kalıyor ve iklim etkilerinden mustarip olma riskleri artıyor” diyor.

Öte yandan, şimdiden bazı sonuçlar elde eden küçük çaplı teknoloji odaklı programlar gibi çözümler ufukta beliriyor.

Terrence Ovie, çiftçi ve tüccarlara iklim değişikliğine bağlı yaşanan hasat kayıplarıyla mücadele etmeleri konusunda destek sağlıyor.

Ovie’nin sivil toplum kuruluşu ColdHubs, kırsal bölgedeki çiftçilerin hasat sonrası kayıplardan kaçınmasına yardımcı oluyor. Ovie, pazar ve köylerde 30’dan fazla soğuk depolama tesisi kurdu.

Güneş enerjisi ile çalışan tesisler birçok küçük çiftlik sahibine ürünlerini uygun fiyatlı depolama, hasat sonrası kayıpları %80 oranında düşürme ve meyve ve sebzelerin ömrünü 2 günden 21 güne çıkarma gibi imkanlar tanıyor.

Coldhubs aynı zamanda iklim değişikliği ile bağlantılı gıda depolama problemlerini aşmak üzere model sağlayarak çiftçileri etkileyen konularda farkındalık yaratıyor.

Ovie, “Amaç, çeşitli gıda zincirindeki çiftçilik faaliyetlerinde yaşanan kayıpları en az seviyeye indirmek. Bu zor çünkü yerel halk eski yöntemlere alışkın. Bu bir kültürü değiştirmek gibi” diyor.

İki sene önce 28 yaşındaki Abdul Aminu, Coldhubs’ın Owerri dışındaki bir sebze pazarında bulunan merkezine üye oldu. Bir kasa meyve ya da sebze için günlük 100 Naira (30 cent) ödüyor.

Aminu, geçmişte çok para kaybetmiş ancak şimdi daha çok miktarda satın aldığını belirtiyor. Nedeni ise pazarda depolama tesisi bulunması.

“Satışlarımdan eskiden kazandığım miktarın iki katı para kazanıyorum. Koruma tesisi sayesinde panik satışlarının getirdiği kayıplardan ve sebzelerin kısa ömürlü olmasından kurtuluyorum.”

Profesör Ahmed, Coldhubs gibi özel girişimlerin sorunsuz ilerlediğini ancak Nijerya’nın kaderini yeniden şekillendirmenin; hükümetin özel sektörle ortak olarak iklim adaptasyonu teknolojilerine yatırım yapma, farkındalık programları, çiftçilerin eğitimi ve iklim değişikliğini tetikleyen faktörlerin saptanmasını içeren çok daha güçlü bir yaklaşıma bağlı olduğunu söyledi.

Ahmed’e göre, Nijerya iklim krizinden etkilenen kişileri destekleyecek yerel kapasite ve altyapı yatırımlarını iki katına çıkarmalı.

Ahmed sözlerini “Nijerya yeni ekin çeşitleri, damızlık çiftlik hayvanları ve çiftçilerin değişen iklim gerçekliklerine uyum sağlamasına destek olacak şekilde tasarlanmış çiftlik uygulamaları geliştirmeli” şeklinde sonlandırıyor.

Çiftçilerin iklim krizi karşısında dayanıklı olabilmesi için Coldhubs gibi yeniliklerin sayısının da artırılması gerekiyor.