Avustralya’nın eski maliye bakanı Mathias Cormann’ın OECD başkan adaylığı, çevre gruplarından gelen şikayetlere rağmen onaylandı.
Avustralya’nın eski maliye bakanı Mathias Cormann, iklim değişikliğiyle ilgili siciline ilişkin çevreci gruplar tarafından dile getirilen ciddi endişelere rağmen, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı’nın (OECD) yeni başkanı oldu.
Cormann, üye hükümetlere ekonomik eğilimler, eşitsizlik, yolsuzlukla mücadele ve ticaret konularında tavsiyelerde bulunan ve dünyanın önde gelen kural koyucusu olarak görülen 37 üyeli Paris merkezli organizasyonu yönetme seçiminde İsveçli eski AB ticaret komiseri Cecilia Malmström’ü çok az farkla mağlup etti.
Sürpriz sonuç, Avustralya için diplomatik bir zafer oldu. Avustralya Başbakanı Scott Morrison, geçtiğimiz aylarda uluslararası meslektaşlarıyla yaptığı görüşmelerde Cormann’ın OECD kimlik belgelerini desteklemişti.
Ancak bu seçim çevreci gruplar tarafından ümitsizlikle karşılandı. Greenpeace “derin bir dehşet ve öfke” ifade ederken, E3G kampanya grubu başkanı Nick Mabey seçimin “tehlikeli bir sinyal” gönderdiğini söyledi.
Bu, Malmström’ü desteklemek adına lobi yapan Avrupa Birliği için de bir darbe oldu. OECD’deki ülkelerin çoğu aynı zamanda AB üyesi ülkeler, bu nedenle blok içinde bir çatlak olması bekleniyor. Belçika doğumlu ve Almanca konuşan Cormann, seçimi için kömüre bağımlı Polonya’da lobi yaptı.
Büyük sendikalar da adaylığına karşı çıkmasına rağmen sonuç Avustralya’nın diplomatik baskısını ve ABD için önemini gösteriyor. Gizli oylamanın sonucu yayımlanmasa da, çoğu gözlemci Cormann’ın ABD desteği olmadan kazanamayacağını söylüyor.
İngiltere’de de bir oylama yapıldı, ancak büyükelçi Christopher Sharrock’ın fikir birliğine varma sürecinde baş diplomat olması nedeniyle İngiltere herhangi bir tarafa açıkça destek vermedi.
Sharrock bu haftanın başlarında, Malmström ile Cormann arasında herhangi bir uzlaşmaya varılmadığını kabul etti, ancak açıkça bir veya iki delegasyonun pozisyon değiştirdiğini belirtti. Muhafazakar partinin Avustralya’nın iktidardaki sağcı Liberal partisiyle yakın bağları düşünüldüğünde, Boris Johnson’ın Cormann’ı desteklediğine dair haberler var.
Geçen hafta uluslararası iklim değişikliği grupları, OECD’ye Cormann hakkında “ciddi endişelerini” dile getiren bir mektup yazarak Avustralya’nın maliye bakanı olarak 2013 ve 2020 arasındaki rolünün, emisyonları azaltmak adına iddialı eylemi savunmada etkili bir rol oynayabileceğinin “çok olası olmadığını” söylediler. Mektupta ayrıca, ülkenin karbon fiyatlandırma planını kaldıran, net sıfır emisyon hedefini taahhüt edemeyen, fosil yakıt sübvansiyonlarını sürdüren ve “uluslararası forumlarda engelleyici rolünü üstlenen” bir hükümette görev yaptığını da belirttiler.
Cormann ise, çevresel sicilinin altüst edildiğini iddia ediyor. Seçimlerden hemen önce Cormann, “OECD’nin genel sekreteri olarak, OECD aracılığıyla mevcut tüm politikalar üzerine çalışmak için üye ülkelerle ve ortak kuruluşlarla bir araya gelerek dünyadaki ekonomilerin 2050 itibariyle küresel net sıfır emisyona ulaşmasına yardımcı olacağım. Farklı ülkelerin kendi özel durumlarını ve fırsatlarını dikkate alarak emisyon azaltım hedeflerine ulaşmak için farklı yaklaşımlar izleyebileceğini kabul etmeliyiz. Önemli olan, bu çabaların küresel emisyon azaltma çabaları üzerindeki net etkisidir” dedi.
Cormann sözlerine, “Farklı ülkeler, küresel emisyon azaltım çabalarına katkıda bulunmanın farklı yollarına sahip olacak. Örneğin Avustralya, dünya lideri bir hidrojen endüstrisinin geliştirilmesi yoluyla dünyaya temiz enerji ihraç etmek için birinci sınıf bir konumda” şeklinde devam etti.
Avustralyalı yeşil gruplar, adaylığa karşı sert bir lobi yaptı ve Greenpeace Australia Pacific’in CEO’su David Ritter, Cormann’ın sicilini yok etme girişimlerinin tolere edilemeyeceğini söyledi. Ritter, “Herhangi bir iş başvurusu gibi, Bay Cormann da siciline göre yargılanmayı hak ediyor. Kömür ve gaz endüstrisinin kârını insanların ve gezegenin üstüne koyduğunu defalarca kanıtladı” dedi.
Göreve atandığını duyan Cormann “OECD’nin liderliğini üstlenmek bir ayrıcalık ve onurdur. Dünya, yüzyılı aşkın süredir en ciddi salgının etkisiyle boğuşmaya devam ederken, temel misyonumuzda daha güçlü, daha temiz, daha adil ekonomik büyümeyi teşvik etmek ve istihdam ve yaşam standartlarını yükseltmek kritik bir öneme sahip olmaya devam ediyor” dedi.
Cormann, üçüncü beş yıllık görev süresi Mayıs’ta sona eren Meksikalı Angel Gurría’nın yerini alacak. Genel Sekreter olarak yaptığı son röportajlarından birinde Gurría, Guardian’a “Tek ve en önemli kuşaklar arası sorumluluk gezegeni korumaktır” demişti.
