;
Politika

“Hindistan COP26’nın Kömür Taahhüdünü Yerine Getirecek”

Kömür bakanlığından üst düzey bir yetkili, Hindistan’ın kömür enerjisini aşamalı olarak azaltmaktan ve bunun için net bir yol haritası belirlemekten “kaçamayacağını” söyledi.

Ulusal Hindistan Vakfı (NFI) tarafından ülkenin kömürden çıkarılmasının sosyo-ekonomik etkileri hakkında bir rapor yayımladı.

Climate Home News’in haberine göre, rapor hakkında konuşan Hindistan’ın kömür bakanı Anil Jain, “Artık uluslararası bir mutabakat ve bir hedef var: Karbon tutulmasını sağlayacak teknolojiye sahip olmayan santrallardaki (unabated) kömürün aşamalı azaltımı. Hindistan bunun imzacısıdır. Önümüzdeki yıllarda, aşamalı azaltmayı ölçmek için baskı olacağından eminim. Bundan kaçamayız ve Hindistan da taahhüdünü sulandırma niyetinde değil” dedi.

Çin’in desteklediği Hindistan, Glasgow’daki COP26 iklim görüşmelerinde, nihai anlaşmanın dilini sulandırmak için son dakika diplomatik bir baskı yapmıştı.  Böylece “Phase out” (Kademeli çıkış) kelimesi yerine “Phase down” (Kademeli azaltım) sonuç metninde yer almıştı.

Başbakan Narendra Modi, yerli kömür üretimini 783 milyon tondan yılda bir milyar tona çıkarmayı planlayarak kömür madeni genişlemesini desteklemişti.

Ancak analistler, planların Hindistan’ın Modi tarafından COP26’da açıklanan 2030 ve 2070 net sıfır hedefi için güçlendirilmiş ana iklim hedefleriyle uyumlu olmadığını söylüyorlar.

Yeni yayımlanan NFI raporu, tek başına karbon nötr olma hedefinin “ülkedeki kömür genişlemesi için ölüm çanını çaldığını” ve “Hindistan’ı daha temiz ve daha yeşil bir ekonomiye doğru yönlendirdiğini” söylüyor. Ancak NFI, milyonlarca insan kömür sektörüne bağımlı olması nedeniyle Hindistan’ın bir geçiş planına ihtiyacı olduğunu da belirtiyor.

Climate Risk Horizons’da kömür uzmanı olan Ashish Fernandes’e göre Glasgow’daki müzakereler Hindistan’ı, kömür sektörünün gücünü azaltmaya zorladı.

Just Transition Initiative’in kıdemli araştırmacı Sandeep Pai, enerji talebinin hızla artmasının beklendiği bir ülke için “aşamalı azaltım” dilini onaylamanın “büyük ilerleme” olduğunu söyledi ancak Hindistan’ın bu 10 yılda kömür kullanımını nasıl azaltacağına dair planı olmadığını ekledi. Net bir “aşamalı azaltım” zaman çizelgesinin olmaması ise, metni yoruma açık bıraktığı anlamına geliyor.

Politik düzeyde, aşamalı bir düşüş fikrine direniliyor. Glasgow’daki dil değişikliğini müzakere eden Çevre Bakanı Bhupender Yadav, “aşamalı azaltım” teriminin Hindistan’ın enerji karışımındaki kömür payını azaltmasına yol açacağını, ancak bunun yanı sıra kömür kullanımının artmasına izin verebileceği anlamına da geleceğini söyledi.

Delhi merkezli Enerji, Çevre ve Su Konseyi, 2070 yılına kadar net sıfıra ulaşmak için Hindistan’ın 2040 yılına kadar elektrik üretimi için kömür kullanımını en üst düzeye çıkarması ve 2060 yılına kadar genel kullanımını %99 oranında düşürmesi gerektiğini tahmin ediyor.

Fernandes’e göre Delhi, Hindistan’ın enerji sektöründe hem kömürü hem de yenilenebilir kaynakları aynı anda genişletemez.

Climate Risk Horizons ve düşünce kuruluşu Ember tarafından yakın zamanda yapılan bir araştırma, 27GW planlanan kömür santralı kapasitesine ihtiyaç olmadığını ve bunun Hindistan’ın yenilenebilir enerji hedeflerini engelleme riski taşıdığını buldu.

Fernandes, bunun yerine hükümetin eski ve verimsiz kömür santrallarını “daha agresif bir şekilde” kapatması ve yeni kömür santralları inşa etmeme taahhüdü vermesi gerektiğini söyledi.

NFI çalışmasını yöneten Swati D’souza ise, ​​Hindistan’ın kömür geçiş müzakerelerinin “daha yeni başladığını” söyledi.

NFI’nin raporu, Hindistan’ın tüm kömür tüketen endüstrilerindeki geçişin ölçeğini haritalayan ilk kapsamlı analiz.