;
Bilim

Hava Kirliliği Koronavirüs Ölümlerinde En Büyük Nedenlerden Biri Olabilir

Science of the Total Environment dergisinde yayımlanan yeni bir araştırma koronavirüs ölümlerinin %78’inin hava kirliliğinin en yoğun olduğu beş bölgede yaşandığını gösteriyor.

Yeni bir araştırmaya göre yoğun hava kirliliği koronavirüs ölümlerinde en büyük etkenlerden biri olabilir.

Araştırma, İtalya’nın 66 bölgesinde, İspanya, Fransa ve Almanya’da araştırılan koronavirüs ölümlerinin %78’inin hava kirliliği en yoğun olan beş bölgede yaşandığını gösteriyor.

Araştırmada, özellikle dizel yakıtlı araçlar kaynaklı nitrojen dioksit (NO2)seviyeleri ölçülürken hava durumu koşulları da ele alındı. Birçok çalışma NO2’ye maruz kalmanın özellikle akciğer hastalıkları gibi sağlık sorunlarına neden olduğunu ortaya koyuyor.

Araştırmayı yürüten, Almanya Martin Luther Üniversitesi’nden Yaron Ogen, “Sonuçlar, NO2’ye uzun süre maruz kalmanın, koronavirüs ölümlerindeki en büyük etken olabileceğini gösteriyor. Çevremizi zehirlemek kendimizi de zehirlemek demek. Vücudumuz kronik solunum sıkıntısı yaşadığında enfeksiyonlara karşı da savunmasız kalıyor” dedi. Ancak araştırma nedensel bir ilişki değil kuvvetli bir korelasyon ortaya koyuyor.

7 Nisan’da Harvard Üniversitesi tarafından yayımlanan ayrı bir araştırmada, ABD’de mikro partikül (PM2.5) kirliliğine bakarak, salgın öncesindeki yıllarda kirlilikteki çok küçük oranlardaki artışın bile koronavirüs ölümlerinden daha fazla ölümle ilişkilendirildiği bulundu.

Science of the Total Environment dergisinde yayımlanan araştırma ise 66 bölgede Ocak ve Şubat aylarındaki NO2 seviyelerini 19 Mart’a kadar yaşanan ölümlerle karşılaştırdı. Ogen, ayrıca atmosferik koşulları da inceleyerek kirliliğin hangi bölgelerde havada asılı kaldığını da buldu. Bulgularına göre, 4443 ölümün %78’i Kuzey İtalya’nın dört bölgesinden ve Madrid’dendi. Bu beş bölge en kötü NO2kombinasyonuna ve az hava hareketliliği koşullarına sahipti.

Ogen, İtalya’da Po Vadisi’nin ve Madrid’in ve salgının başladığı Çin’in Hubei bölgesinin dağlarla çevrili olduğunu bunun da kirliliğin hapsolmasına neden olduğuna işaret etti. Ogen, “Ancak araştırma sadece hava kirliliği seviyesi, hava hareketliliği ve korona salgınının seyrinin şiddeti arasında bir korelasyon olabileceğinin ilk göstergesidir” dedi.

Londra, Queen Mary Üniversitesi’nden Profesör Jonathan Grigg, çalışmanın koronavirüs ölümleri ve NO2seviyeleri ile bağlantılı olabileceğini ancak yaş dağılımındaki farklılıklar gibi başka faktörleri dahil etmediğinin altını çizdi.

Dünya çapında yaşanan karantinalar araç trafiğini ve hava kirliliğini azaltmış olsa da salgın öncesi uzun vadede kirli havaya maruz kalmak mevcut kirlilik miktarından daha önemli olabilir.