;
Politika

Habertürk ve Yapı Kredi Önünde Eylem: İklim Krizi Hakkındaki Gerçeği Söylemenin Vakti Geldi

Fotoğraf: Eren Aytuğ

İklim krizinin önüne geçilmesi için etkili ve acil adımlar atılması talebiyle bir araya gelen Yokoluş İsyanı aktivistleri İstanbul’da düzenlediği eylemler ile banka ve medya sektörünü hedef aldı. 

“Gerçeği Söyle” yazılı tekne ile Habertürk ve Yapı Kredi Genel Müdürlüğü önüne giden Yokoluş İsyanı aktivistleri, buradan sektördeki diğer kurumlara da seslendi ve onlar için hazırladığı mektupları paylaştı.

Ciner Grup bünyesinde faaliyet gösteren Habertürk’ünBeyoğlu’nda yer alan binası önüne giden iklim aktivistleri gelecekten manşetlerin yer aldığı gazeteleri ellerinde taşıdı.

Manşetlerde “Dünya’daki son altın madeninin ihalesi de Türkiye’de gerçekleşti”, “Grönland’a göç etmek için çekilen piyangoyu Türkiye’den otomotiv sanayi yöneticisi aile kazandı”, “Survivor’ın yeni çekimleri obruk cenneti haline gelen Konya’da yapılacak”, “Paniğe gerek yok! Dünya’da hâlâ 30 tane ağaç var” başlıkları yer aldı.

İklim Krizini Yok Saymanız Cehaletten Değil Suç Ortaklığından”

Yokoluş İsyancıları, aralarında Habertürk, CNN Türk, ve Sabah-ATVmedya kuruluşlarına hitaben yazılmış mektupları da çevreden geçen vatandaşlara dağıttı.

Mektupta, “İklim krizi hepimizin sorunu. Seller, orman yangınları, fırtınalar, kuraklık gibi felaketler yurttaşları evlerinden, işlerinden, canlarından ederken, bu olayların insan eliyle doğanın tahrip edilmesinin bir sonucu olduğunu gizliyorsunuz. Hem yurttaşların haber alma hakkını ihlal ediyorsunuz, hem de geleceğimizi karartan doğa tahribatına suç ortağı oluyorsunuz” ifadeleri yer aldı.

Gezegen altıncı kitlesel yokoluşa sürüklenirken, iklim krizinden daha önemli bir gündem konusu olmadığının belirtildiği mektupta “İklim krizini yok saymanız bu konudaki cehaletinizden kaynaklanmıyor. Krizin sorumluları olan fosil yakıt şirketleriyle ortak çıkarlarınız apaçık ortada. Artık gerçeği söyleyin. Medyayı da fosil yakıtlar karartıyor” denildi.

“Ciner Grubu’nun Termik Santrallarını Haber Yapın” 

Habertürk’te çalışan gazetecilere seslenen eylemciler “Habertürk’ün de mensubu olduğu Ciner Grubu’nun Silopi’de, Çayırhan’da, Konya Ilgın’da, Kazan’da sahip olduğu termik santralların halkın tarım alanlarını nasıl gasp ederek ele geçirmeye çalıştığını, itiraz eden köylülerin jandarma tarafından engellendiğini haber yapın” dedi.

CNN Türk’ün Demirören bünyesinde faaliyet gösterdiğini hatırlatan aktivistler “Demirören’in enerji sektöründeki Milangaz şirketi sözde çevredostu LPG, otogaz ve tüpgaz satmakta. Shell & Turcas, Petrol Ofisi, Lukoil, Total ve BP firmaları ile toptan satış anlaşması var. İklim krizi gittikçe derinleşirken, seragazı emisyonları ve servetiniz birlikte artıyor” ifadelerini kullandı.

“Cerratepe’lilerin 25 Yıllık Mücadelesini Haber Yapın”

Artvin’de barındırdığı 125 endemik bitkiyle koruma alanı olan Hatila Milli Parkı sınırları içinde maden arama ruhsatları Sabah ve Atv’ye sahip olan (Turkuvaz Medya) Zirve Holding ortaklığında Artvin Maden İşletmeleri’ne verildiği hatırlatılan mektupta gazete çalışanlarına şu çağrıda bulunuldu: “Cerattepe’lilerin 25 yıldır süren mücadelesini haber yapın. Hatila Vadisi’ndeki yaban keçisi, sansar, porsuk gibi memelilerinin, yırtıcı kuşların ve ünlü Hopa engereğinin yaşam alanlarının tehlike altında olduğunu haber yapın. Bizim geleceğimizin vadideki ladin, göknar, sarıçam ağaçlarının geleceğine bağlı olduğu gerçeğini haber yapın”

“Çevre Muhabirleri İşe Alın”

Mektupta medya kuruluşlarına yönelik talepler ise şu şekilde sıralandı:

  • İklim krizi hakkında gerçeği söyleyin; İklim acil durumu ilan edin ve haberlerinizi buna göre şekillendirin
  • İklim krizinin öneminin farkında çevre muhabirleri işe alın.
  • İklim krizine sebep olan fosil yakıt, madencilik, enerji şirketlerinin reklamlarını yayımlamayın veya haber adı altında propaganda ile desteklemeyin.
  • Türkiye’nin 2015’te imzaladığı ancak politikacıların meclisten bir türlü meclisten geçiremediği Paris İklim Anlaşması’nın uygulanması için siyasi aktörlere baskı yapın.

Yapı Kredi Önünden Seslendiler: Temiz Enerjiyi Finanse Et

Yapı Kredi Genel Müdürlüğü’nün Karaköy’deki binasına giden eylemciler burada da “Aynı gemide değiliz” ve “Kirleticileri değil, temiz enerjiyi finanse et” yazılı dövizler taşıdı.

Burada Yapı Kredi ve Garanti BBVA’ya ithafen yazılmış mektuplarını paylaşan eylemciler “Bankaların kömür, petrol ve doğalgaz sektöründe faaliyet gösteren şirketlere finansman aktardığını biliyoruz. Yurttaşların bankaya yatırdığı paranın ekolojik yıkıma ve iklim krizine hizmet edecek şekilde kullanılmasını istemiyoruz. Kirleten endüstrilerden tamamen vazgeçmenin vakti çoktan geldi” çağrısında bulundu.

“Finanse Ettiğiniz Termik Santralları Nasıl Açıklıyorsunuz?”

Garanti BBVA’nın İklim Değişikliği Eylem Planı hazırladığını hatırlatan eylemciler “Peki finanse ettiğiniz termik santralları nasıl açıklıyorsunuz?” sorusunu yöneltti.

Mektupta “Adana’daki Yumurtalık Termik Santralı, Zonguldak’taki ZETES III Termik Santralı, Silopi Termik Santralı, Bolu Göynük Termik Santralı, İskenderun Termik Santralı, Kütahya’daki Seyitömer Termik Santralı ve İzmir’deki İzdemir Termik Santralı’nı siz finanse ettiniz” denildi.

“Doğayı Sermaye Görüyorsunuz”

Yapı Kredi’nin de “sürdürülebilir” ve “çevreci” hedeflerden bahsederken aynı zamanda doğayı sermaye olarak görmeye devam ettiği belirtilen mektupta şu ifadeler yer aldı: “Yatağan, Çatalağzı, Kangal, Çan II termik santrallarının özelleştirmelerini finanse ettiniz. Tufanbeyli Termik Santralı’nın de finansmanını üstlenen bankalardan biri de sizsiniz. İkizköyü susuz bırakan Yeniköy, Kemerköy termik santralının finansmanında da adınız geçiyor. Bunun dışında dört doğalgaz santralını, bir doğalgaz dağıtım şirketini, 11 elektrik dağıtım şirketini, bir rafineriyi, 18 HES projesini de finanse ettiniz.”

Mektupta fosil yakıt endüstrisini destekleyen bankalara yönelik şu talepler sıralandı:

  • Fosil yakıt şirketlerini, rafinerileri, madencilik faaliyetlerini ve doğa tahribatına sebep olan sektörleri finanse etmeyin.
  • Finanse ettiğiniz fosil yakıt projelerinden hızla çekilin ve yeni projeleri finanse etmeyin.
  • Çocukların geleceğine, doğaya, biyoçeşitliliğe saygı duymayan yatırımları desteklemeyin.
  • Tekelleri değil, toplulukları ve kooperatifleri destekleyin.
  • İklim felaketinin değil adil dönüşümün ortağı olun.

Maden ve Enerji Sektörüne Çağrı

Yokoluş isyanı aktivistlerinin hedef aldığı diğer kurumlar da maden ve enerji sektöründeki Cengiz Holding, Limak Holding ve Sabancı Holding oldu.

Bu üç holdinge hitaben mektup yayımlayan eylemciler şirketlerin sebep olduğu yıkımlara dikkat çekti. Mektupta şu taleplere yer verildi:

  • Bu kirli yatırımlardan vazgeçin, yaptığınız tahribatı onarın.
  • Kâr değil insan ve doğa odaklı yatırım yapın.
  • Çalışanlarınızı mağdur etmeyin: Temiz enerji ve onarımla ilgili yeşil sektörlerde istihdam sağlayın.