;
Politika

BM İklim Şefi Espinosa: “Ukrayna Krizi Küresel İklim Eylemini Geciktirmemeli”

BM iklim şefi, küresel ısınmanın “hızla büyüyen bir tehdit” olduğunu vurgularken, iklim eyleminin ertelenemeyecek kadar önemli olduğunu söyledi.

BM iklim şefi Patricia Espinosa, görevinden ayrılmaya hazırlandığı sırada dünyaya kritik bir uyarıda bulundu: Rusya’nın Ukrayna’yı işgali, liderleri her geçen gün güçlenen iklim krizinden uzaklaştırmamalı.

Espinosa Reuters’e verdiği röportajda, savaşın “çok fazla acıya” neden olsa bile, küresel ısınmanın “gezegendeki en hızlı büyüyen tehdit” olmaya devam ettiğini ifade etti.

Espinosa, üç yıllık ikinci görev süresi Temmuz ayında sona erdiğinde, BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin (UNFCCC) genel sekreterliği görevinden ayrılmayı planladığını açıkladı.

UNFCCC, iklim değişikliğiyle mücadele konusunda küresel çapta müzakereleri bir araya getiren 196 ülkeden oluşan bir anlaşma.

“Bu ertelenemez bir gündem” diyen Espinosa, savaşın neden olduğu enerji güvenliği endişelerinin, Rusya’nın büyük bir küresel fosil yakıt tedarikçisi olması dikkate alındığında, ülkeleri temiz enerjiye doğru daha hızlı yönlendirebileceğini sözlerine ekledi.

Espinosa bu durumu, “Enerji geçişi sorununun ele alınma biçiminde çok önemli bir değişiklik” olarak tanımladı.

Bununla birlikte, ülkelerin Rus enerjisine bağımlılıktan kurtulma hamleleri, daha fazla yerli kömür kullanımını teşvik edebilir. İşgalden bu yana Almanya, diğer ülkelerden gaz almak için terminaller inşa etme planlarını da açıkladı.

İklim analistleri ise, jeopolitik krizle beraber küresel iklim eyleminin de gündemde kalacağını belirtti.

Düşünce kuruluşu E3G’nin iklim diplomasisi lideri Alex Scott, “İklimin, hükümetlerin siyasi veya mali gündeminden çıkarılacağına dair şu ana kadar hiçbir kanıt yok. Hükümetler bu krizlerin her ikisine de yanıt verebilir” dedi.

İklim Eyleminin Hızı Yeterli mi?

Espinosa 2016’da işe başladığında küresel iklim eylemi hızını almış, küresel sıcaklığı sanayi öncesi döneme göre 1.5 derecede sınırlandırmayı amaçlayan Paris Anlaşması kamuoyuna sunulmuştu.

Bu gelişmenin ardından, dünya çapında milyonlarca insan iklim eylemi için sokaklara çıktı. En büyük iki kirletici olan Çin ve ABD de dahil olmak üzere ülkeler, emisyon azaltma hedeflerini güçlendirdi. 2020’de yeni eklenen elektrik kapasitesinin %80’inden fazlası yenilenebilir kaynaklardı.

Yine de küresel karbondioksit emisyonları tırmanmaya devam ediyor. Daha yoksul ulusların iklim değişikliğiyle mücadele etmesine yardımcı olmak adına zengin ülkelerce vaat edilen para toplanamadı. Halihazırdaki 1,1 derecelik ısınma, ölümcül sıcak hava dalgaları ve sellerden yıkıcı orman yangınlarına kadar aşırı hava koşullarını daha da kötüleştirdi. Geçen hafta bir BM iklim bilimi raporu, ülkelerin emisyonları azaltmaması ve daha sıcak bir gezegene hazırlanmaması durumunda yıkımın ulaşabileceği nokta konusunda uyarıda bulundu.

Espinosa, “Doğru yönde hareket ettik. Ancak tabii ki daha fazlasını başarmış olmayı dilerdim” dedi.

Kasım ayındaki BM iklim zirvesi COP26, mevcut planların ısınmayı 1,5 derece ile sınırlamada başarısız olacağını öngördü ve ülkelerin bu yıl emisyon azaltma taahhütlerini güçlendireceklerini kabul ettikleri bir sonuç metnini ortaya çıkardı.

Espinosa görevindeki son aylarında, Kasım ayında Mısır’da yapılacak bir sonraki BM iklim zirvesi COP27’den önce ülkelerin daha iddialı taahhütler vermesine odaklanacağını söyledi.

Ayrıca, daha yoksul ülkelerde iklimle ilgili felaketlerin neden olduğu kayıp ve hasar ile nasıl başa çıkılacağı konusunda çekişmeli müzakereleri ilerletecek. Savunmasız ülkelerin kayıp ve hasar tazminatı için fon taleplerine, BM görüşmelerinde varlıklı ülkeler tarafından direnç gösterildi.

Espinosa, görevi bıraktıktan sonra özel planları olmadığını, ancak çevresel sürdürülebilirliğe katkıda bulunmaya devam edeceğini aktardı. Birleşmiş Milletler, Espinosa’nın halefini atama sürecine henüz başlamadı.