Afrika Kıtası’nın baş müzakerecisi, adil ve eşit finansman için bir anlaşmanın hayati bir mesele olduğunu söyledi.
Afrika grubunun baş müzakerecisi, iklim uyumu için adil ve eşit finansmanın Afrika kıtası için bir ölüm kalım meselesi olduğu, ancak COP28’deki görüşmelerin şu ana kadar sonuç vermediği konusunda uyardı.
Adaptasyon, küresel stok değerlendirmesi (GST) kapsamında tartışılıyor. Bu, 2015 Paris Anlaşması’nda verilen taahhütlerin yerine getirilip getirilmediğine dair bir durum değerlendirilmesi anlamına geliyor. Afrika grubu tarafından 2013’te önerilerek Paris Anlaşması altında kurulan küresel adaptasyon hedefinin (GGA) de Dubai’de tamamlanması planlanıyor.
Ancak ilerleme yavaş oldu ve ülkeler, özellikle Afrika’da gelişmekte olan ülkelerin üzerindeki yükü adil bir şekilde yansıtan uygulanabilir bir çerçeve ve finansman anlaşmaları oluşturmak şöyle dursun, ölçülebilir hedefler ve yönergeler üzerinde henüz anlaşmaya varmadı.
Afrikalı müzakereciler grubunun başkanı Zambiyalı Ephraim Mwepya Shitima, “Uyum sağlama konusunda acil bir durumdayız ve savunmasız nüfuslarımız acı çekiyor. Afrikalıların geride kalmaması için dünyanın harekete geçmesi ve kaliteli finansmanla uyum açığını kapatacak adımlar atması gerekiyor” dedi ve ekledi: “COP28 sonucunun merkezinde bu olmalı.”
“Uyum bizim için Afrika’da bir hayatta kalma, ölüm kalım meselesi. Bu değişen iklime uyum sağlamamıza yardımcı olacak eyleme ve finansmana ihtiyacımız var, aksi takdirde şiddetli kuraklıklar, yıkıcı fırtınalar ve hayatlarımızı tehdit eden yükselen denizlerle nasıl başa çıkacağız” diye konuşan Shitima, şu ana kadar ilerleme eksikliğinden dolayı hayal kırıklığına uğradıklarını ancak başarıya ulaşmak için birkaç günlük zamanları olduğunu vurguladı.
Dünya liderleri, iklim değişikliğine karşı ülke çapında uyum sağlamaya yönelik finansmanda “önemli” bir açığın olduğunu kabul etti. Yakın tarihli bir Birleşmiş Milletler raporunda, uyum için finansmanın yılda 194-366 milyar dolara ulaşması gerektiği belirtildi. Ancak son kanıtlar, finansmanın 2021’de bir önceki yıla göre %15 düşerek 24,6 milyar dolarda kaldığını gösteriyor. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), gelişmiş ülkelerin 2009’da verdiği 100 milyar dolarlık uyum taahhüdünün on yıldan uzun bir süre sonra nihayet bu yıl karşılandığını iddia ediyor, ancak gelişmekte olan ülkeler verilerin bağımsız bir şekilde değerlendirilmesi çağrısında bulunuyor.
Afrika ülkeleri müzakerelerin son birkaç gününde tümü iklim finansmanı gerektiren; azaltım, uyum, kayıp ve zarar, uygulamaya ilişkin nihai kararların adil ve hakkaniyetli olmasını sağlamak için baskı yapıyor.
Gana’nın Toprak ve Doğal Kaynaklar Bakanı Samuel Abu Jinapor şunları söyledi: “Finans hakkındaki tüm konuşmanın özü, büyük ölçüde Sanayi Devrimi’nin sonucu olan iklim felaketinin tarihsel bağlamıdır. Gelişen ekonomiler, emisyonlara en büyük katkıyı sağlayan ülkelerdir.”
Afrika kıtasının tamamı, küresel seragazı emisyonlarının %4’ünü ve yenilenebilir enerji yatırımlarının yalnızca %2’sini oluşturuyor.
Kıtada fosil yakıt kaynakları zengin birçok ülke bulunuyor ve bölge aynı zamanda büyük kalkınma ihtiyaçları, borçlar ve finansa erişim konusundaki zorlukların yaşandığı bir yer. Petrol, kömür ve gaz, kredi notlarını etkileyen ulusal varlıklar oldukları için finansmana erişimi etkiler. Bu nedenle Afrika delegeleri, ülkelerden karşılıksız olarak fosil yakıtları yer altında tutmalarını istemenin adil olmadığını ve ayrımcılık olduğunu savunuyorlar.
