;
Ekonomi

BM’nin Yeni Raporu Kritik Mineraller için Sorumlu Finansman ve Yatırım Çağrısı Yapıyor

kritik mineraller

Küresel olarak 2050’ye kadar net sıfır emisyon hedefini yakalayabilmek için kritik minerallere yönelik madencilik yatırımlarının 2030’a kadar 450 milyar dolara, 2040’a kadar ise 800 milyar dolara ulaşması gerekiyor.

BM Çevre Programı’nın (UNEP) ev sahipliği yaptığı Uluslararası Kaynak Paneli’nin yeni raporuna göre, daha fazla sermaye akışı ve temiz enerji geçişini sağlamak için madenciliğin finansal sisteminin, yönetiminin ve regülasyonunun yeniden düzenlenmesi gerekiyor.

Dünyada kritik mineral çıkarımı 1970’ten beri beş kat artarken, güneş panelleri, rüzgar türbinleri ve bataryalar gibi temiz enerji teknolojilerinde kritik minerallerin yoğun şekilde kullanılması, bu minerallere yönelik talebi de artırdı.

Sadece 2023 yılında nikel, kobalt, grafit ve nadir toprak elementleri gibi malzemelere olan talep %8 ila 15 arasında arttı. Temiz enerji dönüşümünün hızlanması, kritik mineral talebinin artmaya devam etmesi anlamına geliyor. Örneğin 2050 yılına gelindiğinde lityuma yönelik talep, 2022 yılında tüm dünyadaki üretimin 9 katına ulaşacak.

“Sürdürülebilir Kalkınma için Enerji Dönüşüm Minerallerinin Sorumlu Tedarikinin Finansmanı” adlı rapor, Afrika, Çin ve Güney Amerika gibi yüksek konsantrasyonlu bölgeleri vurgulayarak temel minerallerin talebini, üretimini, ticaretini ve finansmanını analiz ediyor ve sorumlu madenciliğe finansman ve yatırım sağlamak için bir dizi öneri sunuyor.

Uluslararası Kaynak Paneli Eş Başkanı Janez Potocnik, “Enerji dönüşümü için gerekli olan mineral ve metallere olan talep, insan haklarına ve çevreye saygılı, sürdürülebilir kalkınmaya katkıda bulunan bir madencilik sektörünü gerektiriyor. Sürdürülebilir finansman sayesinde sorumlu madencilik istisna değil, varsayılan hale gelebilir” dedi.

Bu rapor için madencilikle ilgili büyük ölçekli şirketler arasında yapılan bir anket, çevre standartlarını sürdürmenin pahalı olduğu algısını doğruluyor, ancak çoğu şirket bunun işletme maliyetlerine %25’ten az bir yük getireceğini düşünüyor. Bununla beraber şirketlerin çoğu, çevresel, sosyal ve yönetişim raporlamasının yeni yatırımcıları çekeceğine inanıyor.

Raporda ayrıca sektörde döngüselliğin artırılmasının enerji geçiş minerallerine olan talebi azaltabileceği belirtiliyor. Geri dönüşüm hedefleri, devlet destekli finansman, eko-tasarım teşvikleri veya geri dönüşüm tesislerini finanse etmek için yeşil tahviller gibi önlemler, bakir malzemelere olan ihtiyacı azaltabilir. Kamu-özel sektör ortaklıkları, kamuoyu bilinçlendirme kampanyaları ve eski ve işletilen maden atıkları tesislerine ilişkin küresel bir veri tabanının oluşturulması da önerilen yaklaşımlar arasında yer alıyor.

Geniş kapsamlı döngüsellik önlemlerine rağmen, gereken yatırımın ölçeği oldukça büyük. Uluslararası Enerji Ajansı’na göre, küresel olarak 2050’ye kadar net sıfır emisyon hedefini yakalayabilmek için kritik minerallere yönelik madencilik yatırımlarının 2030’a kadar 450 milyar dolara, 2040’a kadar ise 800 milyar dolara ulaşması gerekiyor.