Yeni bir araştırmaya göre, gelişmekte olan ülkelerin iklim kriziyle mücadele için ihtiyaç duyduğu yıllık 1,3 trilyon doları bir araya getirmek, hükümetlerin ortak bir çaba göstermesi ve özel sektörü de dahil etmesi halinde “tamamen mümkün”.
İklim Finansmanı Bağımsız Üst Düzey Uzman Grubu (The Independent High Level Expert Group on Climate Finance- IHLEG), Çin hariç gelişmekte olan ülkelerin, Paris Anlaşması uyarınca küresel sıcaklık artışını sanayi öncesi seviyelere kıyasla 1,5 derecede sınırlamak için 2035 yılına kadar yılda 3,2 trilyon dolar yatırım yapması gerektiğini tespit etti.
Bugün, Belem’de devam eden COP30’da yayımlanan dördüncü raporlarında, ülkelerin ihtiyaç duyacağı bazı finansman kaynakları ve bunların nasıl harcanması gerektiği ayrıntılı olarak ele alındı.
Araştırmacılar, gelişmekte olan ülkelerin iklim eylemi için kendi iç kaynaklarından yaklaşık 1,9 trilyon dolar bulmaları gerektiğini, dış kaynaklardan ise yılda 1,3 trilyon dolara ihtiyaç duyacaklarını ortaya koydu. Gelişmiş ülkeler geçen yıl COP29’da gelişmekte olan ülkelerin iklim finansmanı ihtiyacının on yıl içinde 1.3 trilyon doları bulacağını kabul etmiş ancak yalnızca 300 milyar dolar sağlama sözü vermişti.
Yıllık 3,2 trilyon dolarlık yatırımın, 2,05’ine enerji dönüşümü ve fosil yakıtlardan uzaklaşmak, 350 milyar dolarına ise doğal sermayeyi ve sürdürülebilir tarımı teşvik etmek için ihtiyaç duyulacak.
Uyum ve dayanıklılığın güçlendirilmesi için 400 milyar dolarlık yatırım gerekirken, “kayıp ve zararla” başa çıkmak için 350 milyar dolar harcanması gerekiyor. Fosil yakıtlardan daha temiz teknolojilere adil bir geçişin sağlanması için 50 milyar dolar daha gerekecek.
IHLEG’e göre, Paris Anlaşması’nın bir gerekliliği olan Yeni Kolektif Sayısallaştırılmış Hedef’e (NCQG) ulaşmak için “tamamen uygulanabilir yol”, iklim finansmanında 1,3 trilyon dolar sağlamayı gerektirecek ve bunun 500 milyar dolardan fazlasının özel sektör yatırımlarından gelmesi şart. Uluslararası Enerji Ajansı’nın yeni yayımladığı Dünya Enerji Görünümü raporunda, özel sektörün öncülüğünde temiz enerjiye yönelik küresel yatırımların hızla artmaya devam edeceği belirtildi.
Mevcut ve eski Cop başkanları, Brezilya ve Azerbaycan, geçen hafta IHLEG’in çalışmalarından büyük ölçüde etkilenerek “Bakü’den Belem’e yol haritasını” yayımladı. Bu raporda, ülkelerin NCQG’yi nasıl karşılayabileceklerine dair yaklaşık 50 tavsiye yer alıyordu. Bunlar arasında servet vergileri, sık uçan yolculara uygulanacak vergiler ve fosil yakıtlara yönelik vergiler yer alıyordu.
Bu bulgular COP’ta tartışılacak ancak yol haritasında belirtilen iklim finansmanını artırma seçeneklerinin hiçbiri hiçbir ülke için bağlayıcı değil.
Suudi Arabistan ve diğer petrol ülkeleri ile Hindistan’ın da içinde bulunduğu Benzer Düşünceye Sahip Gelişmekte Olan Ülkeler grubu, gelişmiş ülkelerin yoksul dünyaya iklim finansmanı sağlama yükümlülüklerini düzenleyen Paris Anlaşması’nın 9.1. Maddesi’nin COP30’da gündem maddesi olarak ele alınmasını istiyor.




